Gevher Hatun
Dışarıdan baktım bir yeşil türbe
İnsan hayatında kaç narsist ile sınanır? kaç narsist ile baş edebilir? Kaç narsist in elinde heba olabilir? Küçük bir köyde kendi halinde yaşayan mütevazi görünümlü bir ailede anneannesinin ellerine doğan
siyah gözlü buğday tenli kumral bir kız çocuğudur Züleyha.
Bin bir umutla erkek olması beklenirken
amcasından on bir gün sonra hayata merhaba diyen bir kg ağırlığında babasının doğduğu gün yüz çevirdiği çelimsiz bir can.
Tek suçu dünyaya gelmekti, çakmak çakmak gözleri ışık saçıyor minicik bedeni tüm olumsuzluklara rağmen hayatta kalma mücadelesi veriyordu.
İnsanlara soğuk gelen yüzü, hayvanlara tam tersi sıcak geliyordu. Sevilmeyi ve sevmeyi onlardan
öğrenmişti, insan sütünün damağına hiç değmemiş olması olabilir miydi?.
Gözlerini açtığı ev oldukça kalabalıktı.
Dede,, babaanne, hala, amcalar ve anne baba. Ailenin ilk torunu olarak el bebek gül bebek
olması gereken hayatı aile bireylerinin çoğunluğunun narsist olması sebebiyle adeta kabusa
dönecekti.
Dedesi ve kendi yaşıtı amcası dışında diğer aile bireyleri ağır narsist ti, merhamet ve
muhakeme yetileri kesinlikle yoktu. Koca koca insanlar küçücük bir beden üzerinde hakimiyet savaşı
veriyorlardı. Kendi aralarında gün içerisinde hakaret ve şiddet eğilimlerini sahipsiz gördükleri Züleyha’da tatmin ediyorlardı.
Annesi ise erkek çocuk veremediği için kocasını memnun edememenin faturasını Züleyha ya kesiyor
ve bakımıyla ilgilenmiyordu, pislikler içerisinde zayıf ağlamaya dahi hali olmayan sinek istilasında yüzü gözü görünmez halde bırakıyordu minik Züleyha’yı.
Baba ise evlat olarak Züleyha yı değil kardeşini benimsiyordu. Bu nedenle de umrunda dahi değildi
Züleyha. Hani eskilerin çok güzel bir sözü vardır ya
“Öldürmeyen Allah öldürmez” diye, doğruymuş çok istenmesine rağmen küçük bedeni tüm
bakımsızlığın vermiş olduğu çelimsizliğe, açlığa direnerek hayatta kalıyordu.
Oysa çoğu kez narsist bireyler kendi aralarında Züleyha’nın ölmesi gerektiği konusundaki
düşüncelerini çekinmeden dile getiriyorlardı. Bu karara şiddetle karşı çıkan dede, kapı kapı gezip süt
toplayacağını belirtiyor, dediğini’ de yapıyordu.
Narsist insanların en belirgin özelliği kurbanlarına acımıyor olmaları, “bu küçük bir çocuk dahi olsa”
değişmiyor maalesef.
İnsan hayatında kaç narsist ile sınanır? Sorusuna en ağır cevap Züleyha’ nın hayatı olurdu herhalde.
üç Amca, Hala, Anne, Baba, ve Babaanne. Bir çocuğun yedi narsistle imtihanı? Rabbim düşmana
vermesin.
Züleyha kendine verilen bu nadide ismi aile arasında bir tek dedesinden işitirdi. Bir tek o adıyla
seslenirdi ona, diğerleri ortak buldukları ne kadar aşağılayıcı lakaplar varsa onunla seslenirlerdi. İlk
hatırlayabildiği psikolojik aşağılama böyle başlamıştı.
O güzel saçlarını ortadan ikiye ayırır iki yanlardan at kuyruğu yaparlar sonra kahkahalar eşliğinde
alaylı ses tonlarıyla uzaylı zekiye diye seslenirlerdi.
Hiç aile içinde adı olmadı Züleyha’nın.
Yıllar sonra kendisine adı dışında hitap edilmesinden hiç hoşlanmayacak olmasının altında yatan derin yara bu olacaktı.
Züleyha o günleri anımsarken pinpon topu benzetmesinde bulunur, elinde acımasızlık raketi olan yedi narsist arasında kalmanın başka bir tabiri olamazdı herhalde.
İnsanlar içinde biricik torun, Yeğen olan Züleyha ev içinde beslemeden farksızdı. Annesinin onu bırakıp gitmesiyle Züleyha nın lakap hazinesi dahada genişlemişti,
“illetlinin kızı, beceriksizin kızı, pis in kızı”... Anne sülalesinin bulduğu lakap da fena değildi “içkicinin kızı”.
Aşağılaya bilecekleri bütün sözleri Züleyha üzerinde kuruyorlardı, sanki Züleyha onlar için kendilerini
güçlü hissetmelerine yardımcı bir terapiydi. Birbirlerine sinirlendiklerinde dahi bütün hınçlarını
Züleyha üzerinde boşaltıyorlardı. Fiziksel şiddet, psikolojik şiddet, korkutma.
Züleyha altı yaşında olmasına rağmen ara ara altına kaçırıyordu. Bunun nedeni onlar değildi, aynı
yaşta olmasına rağmen amcası üç yaşında bırakmıştı çişi, Züleyha onların gözünde “geri zekalı” olduğu için sidikliydi. Oysa gün içerisinde yaşatılan tüm olumsuzlukların neticesinde, gece uyurken
Kaçırıyordu.
Açıkçası yüreğim yetmedi daha fazla yazmaya. Yaşanmış bir hayattan küçük bir alıntı yetti beni dağıtmaya.
Sağlıklı bir insanın hayatına narsist eğilimli birinin girmesi o insanın yaşam sevincini söndürürken yedi narsist, korku evi gibi.
Yukarıda yaşanmış hayat hiç olmamasını arzu edeceğimiz, olmaması gereken çok uçta yaşanmışlık.
Bir narsist ile evli olmak;
Başlarda ilişki mükemmele yakın iken sonrası kabus oluyor maalesef.
Bunu bilmemize rağmen bu evliliği sürdürmeye çalışıyoruz. Bazen kadercilik, bazen çocuklar, bazen
bir türlü inandıramadığımız aile bireyleri çoğu zamanda el ve alem tapıcılığı.
Sabret düzelir dayatmaları yanlış trende yolculuk ettiğimiz gerçeğini değiştirmez.
Sabretmek dediğimiz şey; kişinin kendine verdiği ağır maddi ve manevi hasarsa kimseyi dinlemeyin ve ilk durakta inin derim, çünkü sonu yok.
Narsist bir eş sürekli sizi manipüle edecektir. Sosyal hayatınız, cinsel hayatınız ve aile içi yaşantınız sadece onun isteğine göre şekillenecektir. Özellikle cinsel isteklerinizi aşağılayarak yaklaşırlar ve sizin
bu isteğiniz sebebiyle utanmanızı sağlamaya çalışırlar. Onların belirlediği tarihler dışındaki istekleriniz kabul görmez.
Asla hatalı olmayacak dolayısıyla asla özür dilemeyecektir. Dışarıya çok çok iyi iken size hayatı zindan
edecektir, daha kötüsü ise en yakınlarınız başta olmak üzere kimseyi uğradığınız zulme ikna
edemeyeceksiniz.
Yanlış trenden inmek istemiyorsanız veya inemiyorsanız, yapacağınız tek şey onunla aynı güce sahip
olmak olacaktır. Buda ömür boyu savaş halidir ki süreç içerisinde psikolojik birçok sorunla yüzleşmek zorunda kalabilirsiniz.
Benim naçizane tavsiyem o kişiyi hayatınızın merkezinden almanız olacaktır. Çünkü o sizi hayatında öncelik olarak görmeyecek hatta umursamaz tavır takınacaktır. Bunun sizin canınızı ne denli yaktığını bilir ve sessizliği ile cezalandırmaya zevkle devam eder. İlgisiz ve sevgisiz olmanızdan dolayı tehditlere açık hale gelmenizi umursamaz.
Sizin kendinize yapacağınız en büyük iyilik kendinizi geliştirmek olmalı, sosyal ve ekonomik gücünüzü arttırmanız gerekmektedir. Unutmayın ki narsistler acı çektirmekten çok büyük haz alırlar, olur'da insafa gelirse’ de bu göstermelik ve çok kısa sürecek bir merhamet ilizyonu olacaktır.
Züleyha gibi zalim narsist ebeveynlere sahipseniz Allah yardımcınız olsun demekte başka bir şey gelmez elimden.
Ezik bir karakter olma olasılığınız çok yüksek olduğu gibi sizin de güçlü bir narsist adayı olmanız
ihtimali de oldukça yüksek olacaktır.
Sizin kararlarınız dan çok hayatınızdaki narsist ebeveynlerinizin kararlarını yaşayacaksınız.
Bunun önüne ancak güçlü bir irade ile karşı çıkabilirsiniz. Bu ya siz olursunuz ya da narsist olmayan
diğer ebeveyn.
Arkadaş ortamınız da bir narsist varsa tek önerim arkanıza dahi bakmamanız olacaktır.
Narsist insanlara karşı çizgilerinizin net olması gerekir. Narsist bir birey ancak karşısında güçlü bir
karaktere karşı geri adım atar. Her an fırsat kollayacağı aşikar olmakla birlikte kendisine teslim
olmamış bireyi kaybetme korkusu ondaki manipüle etme arzusunu bastıracaktır.
Narsist insanların zayıf, sakin, ezik karakterleri seçme becerileri olduğu gibi o veya şu sebeple, bu
kişilik yapısına sahip insanlarında çekim alanlarının narsistler olma ihtimali oldukça yüksektir.
Hayatınıza bir narsist girmeden asla anlayamazsınız, bu net.
Dışardan vitrin görselleri mükemmele yakındır. Dışarıdan şöyle ifadeler duyarsınız. Çok mükemmel bir ailen var, eşin çok nazik, annen hanım hanımcık. Böyle uzar gider.
Eskilerin dediği gibi “Dışarıdan Baktım Bir Yeşil Türbe içine girdim estağfurullah tövbe”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.