Sarsıldık

Binalarımız darmadağın oldu, savruldu.

Gece uyku saatinde herkes evdeyken ve üstelik hava çok soğukken SARSILDIK.

Hayalleriyle yatanlar, sabahleyin yapacakları işleri hesap edenler vardı.

Kimisi işe, kimisi hasta ziyaretine kimisi cenazeye katılacaktı.

Okullar açılmıştı onun telaşıyla uykuya dalanlar da oldu elbette.

Deprem bölgesine yakın şehirlerde depremin etkisiyle sarsılanlar uyanınca anladı gerçeği. Kimisi de sabahına televizyonlardan haber aldı. Gerçekler çok acıydı. Acıyla yandı. Yürekler kavruldu. Hücrelerimizin her biri sızladı. On tane şehir yerle yeksan olmuş, binalar çökmüş, feryat figan göklere ulaşmış, ah ve iniltiler yerin yedi kat dibine ve göğün yedi kat semasına ulaşmış.

Millet asil bir millet, durur mu? Durmadı. Elinde avucunda ne varsa paylaşmak için koştu yardım toplama merkezlerine. İki elbisesinden birini verdi, iki paket makarnasından diğerini…

Umre parasını götürüp gözyaşıyla teslim etti mangal yürekli insanlar.

Maaşına dokunmadan aktaranların haddi hesabı yok zaten.

Gönül zengin iş adamları varıyla yoğuyla koştu er meydanına.

Ölenler öldü, şehittir inşallah. Kalanların acılarına ortak olmak, ihtiyaçlarını gidermek ve sabra sarılmalarına yardımcı olmak niyetleri…

Ülkenin dört bir yanı elinde avucunda ne varsa götürüp teslim etti.

Yollar insan manzaralarıyla unutulmaz günler yaşadı. Biri eline aldığı altı yedi battaniyeyi koştura koştura götürüyordu. Bir diğeri iki poşet dolusu yiyeceği yetiştirmeye çalışıyordu. Bir çocuk gördüm, elinde oyuncaklarla yardım kervanına katılıyordu…

Yaşlısı genci, çoluk çocuk, kadın erkek herkes gözleri yaşlı vicdanları sızılı, gönülleri yaralı bir şekilde duada. Duayla yetinmedi, fiili duaya durdu herkes. Kıyafet, ayakkabı, ısıtıcı, gıda, para… neye gücü yetiyorsa gereğini yaptı.

Bu millet böyledir işte. En zor anda ortaya çıkar ve hiçbir sınır tanımaz yapılacaklar konusunda.

Hele gençler. Ah o gençler. Canım çocuklar. Sizler bu milletin umudu olduğunuzu bir kez daha gösterdiniz. Sabahlara kadar yardım kolileri hazırlayıp taşıdınız. Hiç usanmışlık görmedim yüzlerinizde. İşte o anda biz büyüklerin size biraz haksızlık yaptığını anladım. Zor anlarda ortaya çıkan imanınız, inancınız ve yardım etme isteğiniz karşısında sevinç gözyaşlarımı tutamadım. İyi ki varsınız, iyi ki bizim gençlerimizsiniz. Hiçbir zorlama olmadan hiçbir mecburiyet yokken soğuk kar kış demeden koştunuz. Siz bu insanlık için vazgeçilmez güvencesiniz.

Devlet ilk andan itibaren koştu sahaya. Sivil Toplum Kuruluşları alana indi. Belediyeler imkanlarını seferber etti. İnsanlar bir sel olup aktı deprem bölgesine. Kolay değil elbet. Dünyanın en büyük felaketlerinden birini yaşadık. Bir anda her şey çözülemeyeceğini hepimiz biliyoruz.

Bunu fırsata çevirmeye çalışanlara da bir çift sözüm var. Bırakın felaket tellallığı yapmayı. Gerçekleri görün ve zorluğun, acıların ve kayıpların farkına varın. Gölge etmeyin yeter. Umut kırıcı konuşma ve fiillerden uzak durun. Bu asil millet kimin ne yaptığını çok iyi biliyor. Umutlarını yarına taşımak isteyenlerin içinde bulunduğu beklentileri yok ederek sinirlerini bozmayın. Gölge etmeyin yeter. Zira bu necip milletin gölgesi sadece Türkiye’ye değil birçok yere yeter. Bunu geçmişte gösterdi, bugün gösteriyor ve yarın da gösterecek. Sarsıldık zaten bari vicdanlarımızı sarsmayın!

Göçük altında Kur'an okuyan çocuk beni ağlattın. Çıkmadan önce başörtüsü isteyen abla beni umutlandırdın. Abimi çıkarın diyen çocuk senin Allah’ına kurban… Nice öyküler var anlatılacak…

Her çıkardıkları canlı ile kendi çocuğuna sarılır gibi sarıp bağrına basan ve sevinç gözyaşları döken görevli arkadaşlar sizlere söyleyecek söz bulamıyorum, adamın hasısınız. Adamın dibi artık ne deniyorsa. İşte kahramanımsınız. Bir nefes duymak için her şeyden vazgeçen serdengeçtiler sizlersiniz. Sizinle onur duyuyorum. Sizinle geleceğe güvenle bakıyorum. Size öykünüyorum. Sizi seviyorum. İyi ki varsınız.

Herkes bir sınanma yaşıyor. Öyküler farklı olsa da deneniyoruz.

Millet olarak bu badireyi de atlatacağız elbet. Bu millet her zaman muhtaçların yanındaydı, şimdi de bunu yapıyor yarın da bunu yapacak.

Ölenlere rahmet, o bölgedeki kardeşlerimize sabır ve başsağlığı diliyorum.

Ben ağlıyorum, acınıza ortak oluyorum, elimden gelen bu.

Şunu unutmayın her şeyimizle sizlerleyiz.

Biz bir bütünüz. Köyler sizin için dua ediyor. Şehirler sizin için dua ediyor. Türkiye sizinle birlikte sarsıldı. İslam dünyasının yardım ve duaları sizlerle.

Rabbim yardımcımız olsun.

Son sözüm, bu dünya geçici. Geçici olarak buradayız unutulmasın. Yapacağımız iyilikler gidecek bizimle o kadar.

Haydi hep birlikte yaraları sarmaya. Yardım etmeye, ihtiyaçları gidermeye…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.