Siz Hiç Çember Çevirdiniz Mi?

Benim gibi orta yaş kuşağında ve 50-60 yaş kuşağında olanlar çocukken çember çevirirdik. İlkokuldan önce veya 1/2.sınıf evresinde iken çocuk yaşlarda Araplar Mahallesi'nde bilyalı ve çember sürerdik. Basit, kolay elde edilen malzemeye dayalı oyuncaklarla mesela tahta kılıç, tel araba, kağıt uçurtma, güvercin kuşu kanadını mısır koçanına takıp atma gibi oyunlarla neşeli vakit geçirirdik.

Konya'da ve hatta tüm Türkiye genelinde 1970' li yıllarda çocuklar çember çevirir ve oynardı. Bu çember genellikle çıkma bisiklet jantı, küçük metal veya dolma tekerler veya at arabası tekerinin kayış çemberinden olurdu. Bel hizasına gelen büyük çemberleri elinizde bir dayak ile döndürmeye başlar ve çevire çevire oynamaya ve yürümeye devam edersiniz.

1e1a0d41-b5f2-4c3b-86ae-e96f6b4ef72a.jpg

Küçük olan 20-30 cm çapındaki çemberleri ise yürüyerek veya hafif koşarak döndürmek üzere elimizde ucu kepçe biçiminde eğilmiş ve 20-30 cm uzunluğunda bir tel olurdu. Bazen küçük ve büyük bisiklet göbeği jantı olur. Genellikle daha küçük olan çocuk arabası tekeri, at arabası tekerinden çıkma sert kayış tekeri kullanılırdı. Telden kıvırdığımız çemberi yere atar ve elimizdeki tekere göre eğdiğimiz uzun teli bir çeşit komuta kontrol ve yönlendirme için kullanırdık.

At arabası tekerleğinden çıkan kayış tekerleri ve aynı büyüklükte olan çember tekerleri ise elimizle vurarak veya dayak dediğimiz ufak düz bir sopa ile dokunarak sürerdik. 3-4 kişi çember çevirerek ekip halinde mahallede bir uçtan bir uca dolaşırdık. Sağa sola dönmek ve kesintisiz gitmek adına çeşitli ebatlardaki tel çemberler daha avantajlıdır. Çember ile ilgili nostaljik fotoğraf araştırırken stüdyoda çekilmiş bir fotoğraf buldum. Çocuk stüdyoda çember teker ile poz vermiş. Fotoğrafta bisiklet jantına yapılan süslenmiş bir çember var. Sizin çocukluk döneminizde çember çevirme veya tekerlek çevirme türü oyunlar oynadığınız zamanlar oldu mu?

88c431f3-1cc5-43d0-950b-2c6c279ab6ca.jpg

Çember çevirme oyunu evrensel bir oyundur. Çember yuvarlama, diğer adıyla çember itme, büyük bir çemberin genellikle oyuncu tarafından kullanılan bir nesne yardımıyla yerde yuvarlandığı hem bir spor hem de bir çocuk oyunudur. Oyunun amacı, çemberi uzun süre dik tutmak veya çeşitli numaralar yapmaktır. Çember yuvarlama oyununun Afrika, Asya ve Avrupa'da antik çağlardan beri belgelendiği bilinmektedir. Hedef oyunu olarak oynanan bu oyun, farklı toplumlarda yaygın olarak görülen eski bir gelenektir. Asya'daki en eski kayıtlar Antik Çin'e, Avrupa'dakiler ise Antik Yunanistan'a dayanmaktadır.

Batı'da, ekipman için en yaygın malzemeler ahşap ve metal olmuştur. Yaklaşık bir ayak uzunluğundaki bir çubukla sürülen ahşap çemberler, iyi bir ilerleme sağlamak için çubuğun ortasıyla vurulur. Metal çemberler ise vurulmak yerine metal bir kanca ile yönlendirilebilir. (https://en-wikipedia-org.translate.goog/wiki/Hoop_rolling)

Eminim benimle aynı kuşak birçok insan bu türden doğal ve organik nesnelerden yapılmış, erişilmesi kolay ve ucuz hatta bedava malzemelerden yapılan malzemeler ile oyunlar oynadık. En fazla mantar tabancası, metal polis arabası, ambulans ve kızlar için satın alınan küçük bebekler tabi ki vardı. Hacıdan getirilen çakarlı tabancalar, içinde görüntü dönen ve hac resimleri olan makineler, sürtmeli çek bırak oyuncaklar yeni çıkmıştı. Sonra hem oyuncaklar sentetik olmaya başladı. Hem yavaş yavaş ücretli ve pahalı olan hale doğru evrim geçirdi. Sonra mekanik ve elektronik boyut kazandı. Tetris, atari, bilgisayar oyunu, kartuşlu konsol oyunları, plastik LEGO ve yap boz, tank süper Mario derken futbol takımı ile oynamaya ve play station ile formula 1 veya kavga, dövüş, savaş ve uzay temalı oyuncaklara doğru evrildi gitti.

997875d1-9417-46fa-9aeb-826871bb14dc.jpg

Oyuncaklar bir tür varsıl-yoksul insanların eli bol veya dar olmasından kaynaklı farklı tüketim kalıplarına göre elde edilir oldu. Buna dayalı olarak herkesin erişiminden ziyade bazı şanslı çocukların talihine veya gariban çocukların oyuncaklara hasret duygusuna dönüştü. İbrahim Sadri'nin İşçi Süleyman’ı anlattığı "Kırmızı Araba" şiirinde çocuğuna oyuncak araba alamayan bir dar gelirli işçinin trajedik yakınması dile getirilir. İkinci bir trend ise bizim kuşaktaki birleşik ve hatta kızlı erkekli karma oyunlar yerine daha ferdi ve bireysel oyunlar veya iki üç kişiyi geçmeyen oyunlara dönüştü.

Çocukluğumuzun büyülü atmosferine zamanda yolculuk icat edilene kadar dönemeyiz. İçinizdeki çocuk kaç yaşında dersem ne dersiniz? Ancak geçmişin oyun dünyasını canlandırmak, dünün çocukları ile bugünün çocuklarının bilgi, deneyim ve maharet paylaşımı yapacağı, hünerlerini sergileyeceği bir oyun sokağı kurmak, değişik oyunların parkurunu yapmak ve bir oyuncak müzesi yapmak başta yerel yönetimler, kültür bakanlığı ve bu alanda çalışan çocuklara oyun/oyuncak ortamı sağlamaya çalışan STK’lara düşüyor. Müşterek koordinasyon ve iş birliği ile oyun ve oyuncak kültürümüz inşa ve ihya edilmelidir. Evlerde, depoda, sandıkta veya bir köşede âtıl veya atılı duran oyuncaklar derlenmeli, çalıştırılmalı ve tamir edilmelidir, oyuncağı olmayan veya bazılarına hasret kalan çocukların özlemlerine bir nebze de olsa derman olunmalıdır.

Bu gelişmelerle birlikte mahalle kültürü ve rahat ve sakin olan ve çok az araba geçen sokaklarda ortadan çekildi. Eskiden her mahallede birkaç tane çıkmaz sokak olur, rahatça oynardık. Dikkat ettiniz mi? çıkmaz sokakta ortadan kalktı. Kerpiç evler kalktı, pelit ve dut ağaçları ve çelenli evler ve kuş uçuranlar da kalmadı. Dolayısıyla organik ve doğal oyuncak malzemeleri ve oyun oynanacak atmosfer yok oldu.

Çetin Altan'ın dediği gibi maziye hasret ve güzelleme çekip enseyi karartmayalım. Çocuklar var oldukça oyunlar yine var olacaktır. Oyun ve oyuncak ister basit malzemeden olsun ister bilgisayar, tablet ve cep telefonunda bulunsun bir şekilde bu oyunlarda bir ekip halinde veya moda deyimle interaktif, görsel içerikle ve karşılıklı video ve kamera uygulamaları ile birlikte ve karşılıklı da oynanabiliyor. Hala çocuklar ip sekiyor ve bisiklete biniyorlar. Hala dondurmayı görünce yüzleri mutluluktan uçuyor, attaya gidelim deyince hiçbir çocuk nereye diye sormuyor veya itiraz etmiyor. Hanelerimizde sevinç, sürur ve neşe kaynağı ve medar-ı iftiharımız çocuklar için kendi içimizde el kapısında helal kazanç peşinde koşuyoruz. Akşam eve dönüşte koşa koşa elimizde bir paket veya oyuncak götürünce gördüğümüz gülen yüzler hatırına belki de üç günlük dünyanın kahrını da lütfunu da yüksünmeden üstleniyoruz. Birer Cemşid, Herkül gibi güçlü, Tomris hatun ve Hz. Fatma gibi fedakâr şekilde üstlenip koşturuyoruz.

Çember çevirme, geçmişten günümüze taşınan bir eğlence klasiğidir. Hem fiziksel hem de sosyal becerileri geliştiren bu oyun, çocukların enerjilerini sağlıklı bir şekilde harcamalarını sağlar. Basit yapısı, erişilebilirliği ve nostaljik değeri ile çember çevirme, çocukluğun unutulmaz anılarından biridir. Sokakların neşesi olan bu oyun, gelecekte de çocukların favorisi olmaya devam edecektir. (https://www.buradanara.com/2024/07/09/cember-cevirme-cocuklugun-eglenceli-klasigi/)

Çocukluğumuzun büyülü atmosferine zamanda yolculuk makinesi icat edilene kadar dönemeyiz. Ancak geçmişin oyun dünyasını canlandırmak, dünün çocukları ile bugünün çocuklarının bilgi, deneyim ve maharet paylaşımı yapacağı, hünerlerini sergileyeceği bir oyun sokağı kurmak, değişik oyunların parkurunu yapmak ve bir oyuncak müzesi yapmak başta yerel yönetimler, kültür bakanlığı ve bu alanda çalışan çocuklara oyun/oyuncak ortamı sağlamaya çalışan STK’lara düşüyor. Müşterek koordinasyon ve iş birliği ile oyun ve oyuncak kültürümüz inşa ve ihya edilmelidir. Evlerde, depoda, sandıkta veya bir köşede âtıl ve atılı duran oyuncaklar derlenmeli, çalıştırılmalı ve tamir edilmelidir, oyuncağı olmayan veya bazılarına hasret kalan çocukların özlemlerine bir nebze de olsa derman olunmalıdır.

Kırmızı Araba – İbrahim Sadri

https://www.youtube.com/watch?v=KjLTfcoT0Os

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.