Hilalalem
Kuduse Hakim olan Dünyaya hakim olur…!
Kudüs, Türkiye'yi bekliyor ama...
Allah, Kudus'ün fethini;
Medeni Kanunu İsviçre’den, Ceza Kanununu Italya'dan, Ticaret Kanununu Almanya'dan alan,
eğitim sistemini Fulbright modeliyle Amerika'ya teslim etmis bir millete nasip eder mi?
Geldikleri gibi gitmeyip, getirdikleri Bati medeniyetinin gölgesinde; taklitçi yasalarla, kultur emperyalizminin erozyona uğrattığı nesillerle, sokakları kasap vitrinine et pazarina dönmüs bir ülkeye bu kutlu izzet nasip edilir mi?
Üstelik içeride bu kadar kripto vatansız ve Siyonist aparatlar cirit atarken...
Ve devletimiz; eğitim, sanat, spor, medya, Sivil Toplum Kuruluşları ve iş dünyası gibi her alanda, milletin milli damarlarına kene gibi yapışmış bu işgal artıklarını söküp atacak bir iradeyi henüz ortaya koymamışken...
Bavula iki tane Tolstoy, üç tane Camus koyup uzaya gidecektik.
Ama sonra ne oldu? Z kusagi Tik Tok çekti kahvesine tarçin döktü kahvaltida avokado yedi. Tam uzay aracina binecektik ki sarjlari 10 kaldi diye mizmizlandilar diye gidemedik. Yoksa gidilecekti. Gerçekten.
Birileri kitap okuyacakti. Hem de nitelikli.
Sayfa kenarlarina notlar alinacakti, üzerine düşünülecekti.
Ama o sirada Z kusagi elinden kitabi çekti. Üç kat filtre ile üzerine "günaydin" yazip paylasti. Yoksa Y kusagi ayda dört kitap okuyacak kapasitedeydi. Ama iste... Z kusagi.
Y kusagi, kendi başarısızlıklarının tanıklığını yapmayı reddediyor.
Hayal ettikleri şeyşerin yarim kalmis olmasinı başkasının hatası gibi gösterince sanirim sorumluluk duygusundan kurtuluyorlar. Sanki bu ülkeyi Y kusagi degil de önlerinde yürüyen birkaç genç bozmus, sanki tüm kararları Z kuşağı vermis, sanki bütün sorumluluk onlara yüklenmeli gibi davraninca kendilerini daha az suçlu hissediyorlar.
Ekonomide kriz mi var? Z kusagi tüketiyor. Kültürel çoraklık mı yaşanıyor? Z kuşağı üretmiyor. Eğitim sistemi çökmüs mü?
Z kusagi okumuyor. Ahlaki degerler erozyona mı uğramış? Z kusagi gibi giyiniliyor.
Yani bütün cevap ayni: Z kuşağı..
Çoğumuz diyecek ki Z kuşağı çok bencil ama sorarım size bunu kim öğretti???
Toplumsal bağları, kökleri kim koruyamadi? Şimdiki gençler saygısız da olabilir, evet belki haklısınız . Ama saygıyı kim hak etmedi? Karşılıklı anlaşmayı,, farklılıklara hoşgörüyü, empatiyi ilk kim önemsemedi?
Faturayı başkalarına kesmek her zaman daha kolaydir, çünkü
"kim bozduysa o düzeltsin" mantığı sorumluluktan kaçmayı sağlar. "Onların yüzünden oldu" dediğimizde, kendi payımızı görmezden gelme lüksü elde ederiz.
Şimdi tekrar soruyorum sizlere….
Allah, bu kadar çok kokuşmuşluk ve bunca zillete razı olanlara zafer nasip eder mi?
Zira Kudüs'ün fethi öyle büyük, öyle mukaddes bir davadir ki;
Allah o şanlı zaferi, ancak indirdikleriyle hükmeden ve amel eden kullarinin eliyle nasip eder.
Elbette sebeplerin de, vesilelerin de yaraticisi Allah'tir.
O dilerse, kâfirin eliyle bile dinine yardim eder.
Ve elbette Allah, içimizdeki sadiklara bu kapiyi yeniden açacak. Başsız kalan ümmetin hamisi yine Türkiye olacaktir.
Çünkü tarih; henüz ağzı süt kokan bebeklere dahi yasam hakki tanimayan zalimlerin zulmüne eliyle müdahale edecek Türkiye'yi yeniden yeryüzünde adaleti tesis etmeye çağırıyor.
O hâlde yapilmasi gerekenler açık ve nettir:
Bizi biz yapan değerlerin inşaası için herkes elini taşın altına sokmalı. Tarihsel kimliğe yeniden kavuşmak için medya öğretmen aile ve dahi tv kanalları vasıtası ile değerlerin kalitesini arttırmak için yayınlar yapılmalı. Dürüst ve karakterli vatansever siyasetçiler yetiştirmeli ve her alanda ahlak yeniden inşa edilmeli. Eleştirdiği herşeyi imkansızlıktan yapamayanların samimiyeti gerçek olmalı…
İşte o zaman sadece Kudüs değil tüm dünyayı değiştirecek sihirli güce sahip oluruz….
Vesselam…!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.