İsmail Poçan
Bu sessizliğin adı vefasızlık mı?
Tarım denilince akla gelen ilk şehir Konya’dır.
Aynı zamanda tarımın da başkentidir. Verimli topraklarında yetişen ürünleriyle de tarımsal üretimde de bir numaralı şehirdir.
Malum böyle olunca Konya’da önemli toplantı ve fuarlarda gerçekleştiriliyor.
Pandemi nedeniyle yapılamayan Konya Tarım Fuarı iki yıl aradan sonra 18.kez 8-12 Mart tarihleri arasında gerçekleşti.
Konya aynı zamanda bir üretim merkezi.
Tarım makineleri sektörü de Konya en güçlü sektörlerinden birisi.
Konya sanayisi de tarım makinaları üreterek kendini geliştirdi.
Tarım makinaları ihracatının yüzde 70’ini Konya tek başına yapıyor.
Fuarda Türkiye’nin ilk yerli üretim biçerdöverinden Türkiye’nin en büyük pancar hasadı makinesinden, dünyada yılın traktörü seçilen traktöre yeni ürünler sergilendi.
Bu fuar Türkiye’nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük fuarı.
Bu yıl 20 ülkeden 461 firma ve farklı coğrafyalardan 115 ülkeden ziyaretçi ağırlanıyor.
Önemi bir hayli de büyük.
Dolayısıyla da tarımın başkentinde tarım fuarının yapılıyor olmasından büyük bir mutluluk duyuyoruz.
Ziyaretçisiyle, katılımcısıyla herkesin bu fuarı özlediği gözlerinden belli oluyordu.
Yalnız bu sene diğerlerinden farklı olarak açılış programı yapılmadı.
Sebebi ise pandemiden dolayı yoğunlukmuş!
İki sene yapılmamış, Konya’nın, Türkiye’nin hatta dünyanın en önemli bir fuarının açılışında yeni Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’yi de görmek isterdik.
Açılışta göremesek de Bakan Kirişçi’yi kapanış günü görmek güzeldi.
Böyle önemli bir fuarın açılışı olmasa da kapanışı açısından güzel oldu.
İnşaallah fuar Konya ekonomisine beklenen etkiyi gösterir.
Söylemeden geçemeyeceğim bir şey de var.
Biz tarımdan, makinelerinden bahsediyoruz. Makineler, traktörler sergilenecek diye bekliyoruz ama fuarın her sene podyumdan farkı olmuyor maalesef.
Mini etekli kızların podyum edasında dolaşmasından bahsediyorum.
Bu durumun beni rahatsız ettiği kadar başka kişilerin de rahatsız ettiğini düşünüyorum.
Etmeli de…
Bu fuarın önemli olduğunu söylüyoruz.
Bu durum Konya, Türkiye ve dünya açısından bu kadar önemli olan bu fuarın önüne geçmesin!
Yakışmıyor…
***
Geçtiğimiz cuma günü sabah üzüntülü bir haber aldık.
Konya basınının emektarlarından, meslektaşımız Ferit Hepokur abimizin annesi vefat etti. Kendisine ve ailesine buradan bir kez daha başsağlığı diliyorum.
Kübra teyzemize de Allah rahmet etsin inşallah.
Ferit Hepokur, sıradan bir gazeteci değil.
Ferit abimizi bütün Konya tanır. Düğünde, cenazede hemen hemen her programda görürsünüz.
Bir bakmışsınız Konya’nın bir ucunda, bir bakmışsınız Konya’nın diğer ucunda yine Ferit abi.
O kimseyi yalnız bırakmadı. Belki işi gereği diyebilirsiniz ama herkesin üzüntüsünde de, sevincinde de yanında oldu.
Ama annesinin cenazesinde protokolden kimsenin olmaması dikkatimi çekti.
Sektörün vefasız olduğunu bir kez daha anlamış olduk.
En azından birilerinin diğer yerlere katılmayıp gelip ‘vefa’ göstermesini beklerdim.
Bu cenaze bir medya patronunun yâda zengin birinin olsa yine böyle olur muydu? Diye de merak etmeden geçemiyorum.
‘Vefa’ sadece İstanbul’da bir semt ismi olarak kalmasın isterdik ama gerçekler bu maalesef…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.