İshak Arslan
PKK Niye Silah Bıraktı?
Geçtiğimiz günlerde Irak’ın Süleymaniye kentinde PKK’nın eğitim kampı yakınlarında 15’i kadın ve 15’i erkek olmak üzere, toplam 30 PKK militanın silahlarını ve cephanelerini oradaki konteynırlara bırakarak ateşe verip yaktı. Sembolik de olsa büyük anlamı olan bu hareketle silah bırakma işlemi başlamış oldu.
Peki PKK niye silah bıraktı?
Daha önceki yazılarımızda bahsettiğimiz için uzun uzadıya bu konuyu anlatmayacağız, konuyu ana hatlarıyla anlatacağız.
Türkiye’nin etrafına şöyle bir baktığımız zaman, ülkenin kuzeyinde Ukrayna Rusya Savaşı sürüyor. 7 Ekim 2023’ten bu yana Siyonistler Gazze’de ve Filistin’de büyük bir katliam ve soykırım yapmaya devam ediyor. Irak’ta ve Suriye’de yıllardır süren bir istikrarsızlık var, son olarak İsrail İran’daki nükleer çalışmaları bahane ederek İran’a 12 gün süren bir saldırı gerçekleştirdi.
Amerika ülkemizin batısında bulunan Yunanistan’da üstler kuruyor. Yani kelimenin tam anlamıyla, ülkemizin dört tarafı çevrilmiş ve kaos içinde.
Yani gidişat çok da iyi değil.
İşte böyle bir ortamda Türkiye’deki devlet aklı önemli ve elzem bir plan kurdu.
“PKK’yı fes etmek ve yok etmek”
Yani Türkiye’nin dışarıda daha etkili ve güçlü olabilmesi için, Türkiye’nin içinde birlik sağlanmalı ve içeride güçlü olunmalıydı.
Sayın Devlet Bahçeli’nin kararlı ve dirayetli adımlarıyla ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu süreci sahiplenmesi ile bu proje devlet projesi haline geldi ve başarılı bir şekilde günümüze kadar ilerledi.
Elbette toplumun her kesiminin aklında bir çok soru işareti var.
Toplumun kafasındaki soru işaretlerinin giderilebilmesi için ve toplumun bu olayı kabullenebilmesi ve desteklemesi için sürecin son derece açık ve şeffaf bir biçimde yürütülmesi ve anlatılması gerekiyor.
Aksi halde toplumun aklına ve gönlüne yatmayan bir meselenin sonuca ulaşması ve başarılı olması mümkün değildir.
PKK daha önce de defalarca silah bırakma talebinde bulundu. Devlet yetkilileri ile defalarca görüşüldü fakat başarılı olunamadı. Çünkü ne toplum ne de diğer şartlar ve koşullar buna müsait değildi.
1987’de, 1993’te, 1998’de ve Öcalan Kenya’da yakalanıp Türkiye’ye getirildiğinde de PKK ve Öcalan silah bırakma talebinde bulundu. Ancak içeride ve dışarıda bunu istemeyenler tarafından süreç zehirlenerek muvaffak olunamadı.
Günümüzde ise hem ülkemizde hem ülkemizin etrafındaki bölgemizdeki koşullar Türkiye’yi buna istekli ve mecbur hale getirdi.
Bölgemizdeki istikrarsız ülkeler bir kuşak bir yol projesi ile kalkınmak istemektedir. Bunun için bölgenin terörden arındırılması gerekir. Türkiye doğu ve güneydoğu bölgesini, yine aynı şekilde terörden arındırarak, yıllardır çatışmanın olduğu bu bölgeyi kalkındırmayı amaçlamaktadır. Aynı zamanda ülke içinde birlik ve beraberliği sağlayarak dışarıda daha güçlü olmayı istemektedir. İşte içeride ve dışarıda bu koşullar oluşunca ortaya güçlü bir irade çıkmıştır.
Peki bundan sonra ne olacak süreç nasıl işleyecek?
1) PKK tamamıyla silah bırakacak.
2) Ölüm eylemlerine karışmayanların entegrasyonu için Türkiye yasal ve hukuki zemini hazırlayacak.
3) Ölümlü olaylara bulaşmamış olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Türkiye’ye gelecek.
4) Teröre bulaşmış, ölümlere sebep olanlar Irak, Suriye ya da başka bir ülkeye gidecek.
Şunu unutmayalım ki; Türkiye’ye kabul edilmeyen kişilerin daha sonra da Türkiye’ye bela olmasının önü ve yolu kesilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.