Üç aylara oturak havasıyla giren insan cesareti…!

Her şeyin bir adabı,usulü ve dahi yeri ve zamanı vardır. Yerinde küfürün sanat olduğu gibi. Şu an yeri ama ben sanatçı değilim..(:

Konya da inanın artık neyi nasıl eleştireceğimi şaşırmış durumdayım.

Öncelikle 10 ocak çalışan gazeteciler gününden başlamak istiyorum. Her yıl düzenlenen büyükşehir belediyesinin etkinliğinin yapıldığı mekanın kötülüğünü çokta anlatmaya gerek yok hepimiz tecrübe ettik. Aynı davetlerin bir engelliler yada gaziler gününde veya şehit aileleri için de yapılmasını öcelikle niyaz ederiz…(:

Malum aynı tarihte 10 ocak ziraat mühendisleri günüydü de. Tarım şehri Konya da ziraat mühendisleri günü de belediyeler tarafından kutlanabilirdi.

Bu toplantıda en absürt olay ev sahibin olmamasıydı. Sebebi ne olursa olsun!

İkinci absürt olay herkesin birbirine samimiyetsiz tavrı gülüşü ve sohbetiydi. Konuşmacıların aba altından sopa göstermesi gibi bir sürü davranış sıralayabilirim. Neyse bayramsa bayramımız mübarek olsun diyerek şahsım ve tüm basın çalışanı arkadaşların gününü kutluyorum. Filistinde Üç ayı aşkın zamandır hiç bahsi geçmemiş görevde hayatını kaybetmiş 112 gazeteciye Allahtan Rahmet diliyorum.

Gerçi bunlar bişey mi? Dahası da var…!

Konyamızın en güzel geleneklerinde biri fener alayı ve şivlilik…

Kentte yüzlerce yıldır süren gelenek fener alayı, üç ayların gelişini ellerinde fenerle sokak sokak gezen çocukların manilerle Başı Rahmet, Ortası Mağfiret Sonu Cehennem Azabından Kurtuluş olan üç ayları kutlamasıdır.

Dinde yeri olmasa bile o mübarek aylara girişin şükrü gibi gözükmektedir.

Son dönemler de sosyal medya üzerinden Konya hactagları şehre özel haberleri ve olayları sosyal medya üzerinden ulaştıran bazı fenomen sayfaların adına gelişim diyerek, bağnazlığı dans, müzik gibi bir çok olayı her alanda kullanmasıyla medeniyet gibi sunması hala bizlerin bir çok şeyi henüz öğrenememiş bir tolum olduğumuzu işaret etmekte.

Başı Rahmet derken oyun havası ile oynayarak “Allahım acık yaz acık yazma” mı dediniz hangi kafayla bunu yapıp bir sürü insanı oraya toplayıp neyi amaçladınız merak içindeyim.

Şimdi bunu alkışlamak hoş görmek zorunda mıyız soruyorum sizlere?

Daha geçenler de gencecik evlatlarımızı şehit vermedik mi?

Daha depremin yaraları sarılmamış, şehit ailelerinin acısına olan saygı düşünülmemiş ,

Filistinde ve doğu Türkistan da onca çocuk katledilmemiş gibi, hangi akla hizmet böyle bir saçmalık yaptınız?

Hayırdır size bir müjde verildi Allah tarafından da ondan mı bu kadar neşelisiniz?

Hemde üç ayların başlangıcı olan o günler de …

Eğlenmek yerin de ve adabıyla yapılınca şık olur. Ben onca müslüman gördüm bir tanesi de göbek atarak üç aylara girişi kutlamadı.

Siz her ne kadar sığ düşünceli biri olduğumuzu düşünüp, Konyamızın çağdaşlamasını göbek atmaya bağlasanız da… bu etkinlikler sizi çağdaş medeniyetler seviyesine yükseltmeyecektir, bilesiniz…!

Üretim, gelişim, edebiyat, sanayii, tarım, sanat, tiyatro, sergiler, konserler ve nerede ne yapacağını bilen geleneklerine ve değerlerine sahip çıkan toplumlar gelişim ve medeniyetleşme yolunda ilerler.

Bugün medeniyeti alkol almakta, gece kulüplerinde kadınlı erkekli dans etmeler de, yarı çıplak giyinmekte, Allahın değil kulun görmediği her alanda her naneyi yemekte, kendinize imam nikahı adı altında metresler tutmakta üç aylara girerken oturak havası konserleri vermekte arıyorsanız…! Bağnazlığınıza sadece acırım…!

İlim irfandan sözlerle eylemlerin birbirinden farklılığın dan değerlerimize ve kültürümüze sahip çıkmaktan uzaklaşan her insanın kendi özünden bir özür dilemesi geleceğe bıraktıkları bu saçma sapan mirasın çirkinliğini kabullenip silkelenmesi gerekmektedir. Yoksa bu toplum kendi pisliğinde boğulmaktan öteye gidemeyecektir. Çalışan herkesin evine ekmeğini helal olarak götürmediği gibi, toplumun çivisini çıkaran her etkinliğin de mübah görülmemesi gerektiğini bağıra bağıra söylemek istiyorum.

Ahhhh mübarek üç aylarımız, bize silkelenme için her sabah yeniden fırsat veren Rabbimiz….

Ve günden güne kendi ruhundan uzaklaşan azgın nefsimiz…! Nereye gidiyor, hayattan ne bekliyoruz. Bugünün beyliği beylik diyerek günübirlik mi yaşıyoruz?

Ben artık kendimden olmak üzere her insandan çok korkuyorum. En ufak bir menfaat için sayfalarca yalan söyleyenden, üç beş kuruş kazanmak için her türlü pisliği yapabilecek şahsiyetlerden, kendine saygısı dahi olmayan profesyonel hırsızlardan ve arsızlarsan midem bulanıyor. Herkes çok inançlı, herkesin kalbi temiz, herkes en dürüst ama herkes en çok kendine müslüman.

Olsun işine geldiği gibi konuşan her şeyi işine geldiği gibi yorumlayan üreten insanlarız. En iyi fitneyi bizler üretiyoruz, en iyi dolandırıcılık bizde, en sapkın toplum bizde, en her inanca ve fikre saygılı kalabalıklar biziz, özgürlük adı altında her alanda ahlaksızlığı yayan kadınlardan, her istediğimi alırım zihniyetinde de ki adamlara kadar şahane bir zamanın oynayarak üç aylara giren buna da ay ne güzel eğlendik diye normalleştirmeye çalışan çokkkkkk medeni insanlarıyız…

Vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum