Alper Süzer
Bizde Lider Önemli
“Kanserin tedavisi bulundu ama ilaç şirketleri baskıları üzerine açıklanmıyor.” Desem, toplumun çok umrunda olmaz. Ancak; “Şu partinin lideri kansermiş, yine de ameliyat ve yoğun tedavi süreciyle yaşatıyorlarmış.” Desem çok dikkat çeker gibime geliyor?
“Uzaylıların varlığından bahseden onca belge ve eski NASA çalışanlarının demeçlerine karşın, bu durum gizli tutuluyor. Toplum üzerinde infial yaratmasın, henüz insanlar bu duruma hazır değil...vs.” Bence bu söylem çok ta etkili olmaz, en azından misafir perver Anadolu insanı için. Asıl; “Uzaylılar bizim liderimizle temasa geçeceklermiş! Yeni uzay araçlarını ortaklaşa yapacakmışız.” de! Gör temeaşayı...
Fizikçilerin ışınlanma teknolojisi üzerine buluşlarını anlatan, bu güne kadar dünyanın filmi yapıldı. Kimisi akılda kalıcı oldu, kimisi zihinlerden silindi gitti. Bu durumu şöyle sunmayı deneselerdi; “Bizim şu lideri ışınladılar ve bu sayede kutuplardaki savaşı kazandık.”
Sanki lider tek başına gitti ve savaşı gözlerinden çıkan lazer ışınlarıyla kazandı.
Özellikle tek lider, Kağan, Hakan anlayışı töremizden gelen alışkanlık mı dersiniz ya da miras mı bilmem? Lakin, cesur biri lütfen çıkıp Erglerin ayrılığı ilkesinin ne denli önemli olduğunu açıklasın. Değilse bunu açıklasın lütfen...
Bence yeryüzünde yaşlanma karşıtı bir teknoloji mevcut ve insan ömrünü en az 200 yıl yaşatacak durumdayız. Neden gün yüzüne çıkarıp insanoğlunun hizmetine sunmuyoruz? Siyasi konjonktür bu duruma uygun mu sizce? Peki bu durumun olgunlaşmasını sadece siyasiler mi çanak tutuyor? Halk olarak, başarıya giden her türlü yolu mübah gören bizim bozuk ahlakımızın etkisi yok mu?
Seçim kazanmak; neden bu kadar önemli? Yani uyanık bir azınlık ter dökmeden kazanca ulaşma alışkanlığını düstur edinmişken, kısa sürede zengin olma çabası hat safhaya ulaşmışken sonumuz nasıl olur sizce? Buna çanak tutan her türlü oluşum, “sen bizden, sen değilsin.” Diyerek ikilen yaratıp, halkın helal lokmasını çalıyorken, bizim bunu idrak etmemiz için daha ne olmalı? Yani daha ne yaşamalıyız Aaa Dostlar?
Hala şu parti kazandı, bu parti kaybetti. Kazananlar ne için zafer naaraları atıyor? Yani neyi kazandı tam olarak? Ne elde etti ya da edecek?
Oturmuş üçüncü kitabım olan “SON SAVAŞ” için çalışıyordum. Şu an sabahın 3’ü, televizyonun hemen her kanalında seçim çığırtganlığı yapan ve matematiksel bilgileri yorumlayanlarla dolu. Her seçimden sonra olduğu gibi; (%) Yüzdeci Abiler işbaşı yapmış yine.
Kaos Teorisi; bana göre siyasetin bu kaotik halini anlatan, hatta tam merkezinden vuran bir teoridir. Oyların şehirlere göre dağılım oranlarını ya da ülkenin genelindeki oy dağılımlarını yorumlayanların mutlaka bu teoriden haberleri vardır. Çünkü laf erbabı, okumuş eğitimli oldukları çok belli. Ancak, neden bilimin güvenilir kolları yerine popilizmin şımarık boyalı yüzünü tercih ederler, bilinmez? Buranın yorumu sizde ...
İşte bana göre kitabımda anlatmaya çalıştığım gibi 2033-43 yılları arasında toplum olarak kaypaklaştığımız ve malesef yitirdiğimiz bu değer yargıları yüzünden savaşmak zorunda kalacağız. Yani yine toplumun tamamına fatura kesilecek. Peki sorumluları cephenin neresinde olur sizce? Ne olur bizi cephede satacakları, aramızda barındırmayalım.
Bu sefherlik beni affedin dostlar, kısa ama öz yazmak istedim. Saygılarımla...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.