Saime Nazlı Kuru
Kelimelerim Saklandı
Konuşamadığım zamanlar oldu.
İlaçlar zihnimi yavaşlattı, düşüncelerimi bulanıklaştırdı.
Ama en çok kelimelerimin elimden alınması zorladı beni.
Günlük hayatta defalarca kullandığım o basit cümleler, bir anda yok oldular.
"Su" diyemedim.
"Masa" gelmedi dilime.
Bir şey anlatmak istedim, anlatamadım.
O anlarda konuşmayı unutan bir kadına dönüştüm.
Bir kelimeyi hatırlamak için saatlerce sustum.
Bu bir tercih değildi.
O sessizlik, mücadelemin en ağır haliydi.
Günde 20 saate varan uykularla geçiyordu günlerim.
Kimse bilmedi, o yorgunluk sadece bedensel değildi.
Ayakta kalmak, yaşamak büyük bir çabaydı.
Ve ben sadece hayatta kalmaya çalıştım.
Her panik atağımda annemin endişesi çığlık oldu.
Babam dua gibi yürüdü evin içinde.
Ben uyurken bile nöbetteydiler.
Nefes alamadığımda deniz kenarına götürüldüm.
Ama ben yorgunluktan başımı yaslayacak bir yer arıyordum.
Çünkü denizi görecek gözüm, hissedecek kalbim yoktu.
Panik atak sadece bir nöbet değil, ruhumun çöküşüydü.
Oğlumdan uzak kalmak, içimde en ağır yük oldu.
Sesini duymaya bazen cesaret edemedim.
Cümle kuramayacağım korkusuyla sustum.
Ama biliyorum…
Toparlanacağımı benden önce hissetti.
Yanımda olan, sevgileriyle güç veren aileme sonsuz minnettarım.
Bugün iyileşiyorum.
Ağır ağır, ama kararlılıkla.
Ve eğer varsam,
Oğlumun sesiyle varım.
Siz bitti sandınız.
Ben başlıyorum.
Oğlumun “anne” deyişiyle.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.