Gevher Hatun
Ar eyledim
Sen mercan tanesi, sen inci tanesi, sen gözleriyle sükuta mahkum eden aşk...
Yakut yeşili gözlerinde dört yapraklı yoncalar derilesi, sen meftunu olduğum can kuşum.
Yüreğim yüreğine talip, yüzyıllar sürse de sürgünüm, vuslatı sana olan her ateşe mecnunum.
Senden uzak duramam artık, ne yol vurur beni ne yorgunluk. Sende son bulsun sonsuz gibi duran bu yalnızlık.
Ferman dinlemez olmuş gönlüm, ateşinin kuvveti kesti mecalimi varamaz olmuş bedenim. Nasıl bir yangındır bu Allah’ım, nefes alamaz olmuş göğsüm.
Bir adım ötesi vuslatken, neden tutmaz olmuş dizlerim, ölümden öte, kabirden azat edilmiş ruhum.
Bir tek sana açtım içimi, sende buldum umulmaz huzuru, hak imtihan eylemiş kul yok saymış.
Çekilmez denen dertler gönlümü dar eylemiş, sanmasınlar bu can isyan eylemiş. Sende var olan cana har eyledim.
Seni sana sordum, seni dağda yolda taşta buldum, yetmedi güvercinlere sordum. Seni bana yar edende can buldum.
Şimdi bir mahkum yüreğim, kafesinde kanatsız bir kuş, özgürlüğüm sende kaldı, kanatlarım sende kaldı.
Ağlamak kar etmiyor sızılarımı dindirmeye, ayrılık oku tam da ciğerimde, nefesim sende kaldı.
Yüzüm yüzüne hasret, dağlarda gönlüm kaldı, seni benden uzak eden yollarda sözüm kaldı.
Resmine bakmaya dermanım kalmadı, seni sormaya yüzüm kalmadı, yandı bu beden aşkı narında sönmeye halim kalmadı.
Kelimelerin anlatmakta aciz kaldığı duygularda kaldım, düğümlendi boğazıma yutkunu verdim sadece.
Şifası zamana gebe anların sabrı da zormuş, yükü hasret olanın kahrı da zormuş, mum gibi eridim toprağında, bir yudum su demeye ar eyledim.
Canımı yoluna helal eyledim, bir kez yüzün görmeye kendimi feda eyledim, tut ellerimden ey yar ömrümü yoluna köle eyledim.
Aşkını başıma taç eyledim, yokluğunu boynuma urgan eyledim, adını dilime zikir eyledim, yandım ey yar kor eyledim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.