Adem’in iki oğlu-2

Adem’in iki oğlu haberinin doğru anlatılması için Kur’an-ı Kerim’de uyarı var:

“Onlara Âdem’in iki oğlunun haberini gerçeğe uygun olarak anlat.” (Maide, 5/27)

Nefsani duygular var. İnsanı yoldan çıkarır. Saptırır ve bir daha doğruyu bulmasına engel olur. Zira gözü açıktır görmez. Basireti kapalıdır gerçekleri anlamaz. Kulakları gerçekleri işitmek istemez. Nefsinin kendine fısıldadığının dışında bir şeyi duymaktan uzaklaşır. Duyuracak olanlara karşı bir cephe açar. Kendinden başka kimseye hak vermez. Ne düşündüyse ne yaptıysa ne yapacaksa kendisi haklıdır. İşte bundan sonrası...

Öldürmeye kadar uzanan bir yol.

Halbuki Allah'ın kendisi için vermiş olduğu nimetleri düşünseydi, böyle bir yolun gereksiz olduğunu anlayacaktı. Ama onun anlamasının önüne geçen şeytandı. Şeytan insanı yoldan çıkarır…

Nefis terbiye edilmezse azgınlaşır. Azgınlaştıkça sınır tanımaz istekleri olur. Bu istekler çoğaldıkça çoğalır da insan artık huzur bulamaz hale gelir.

Hâlbuki yapılacak iş bellidir: Nefsin azgın isteklerine “Dur!” demek. Demedi, diyemedi de nefsinin azgın isteklerine boyun eğip, yapıldığı zaman pişmanlıktan kurtulamayacağı en kötü işi yaptı.

Kardeşini ortadan kaldırmak için kendince planlar yaptı.

Habil çobandı sürüyü otlatmak için sürünün peşinden gitti. Arkasından da Kabil onu takip etti:

“Andolsun seni öldüreceğim!” dedi. O da dedi ki: “Allah ancak takva sahiplerinden kabul eder.” (Maide, 5/27)

Takva sahibi değildi. Eğer olsaydı kurbanın kabul gördüğünün işaretini alırdı. Allah ile olan bağı zayıftı. Güçlendirmek için de çok istekli olmadı. Allah'ın emir ve yasakları en öncelikli işi olsaydı takva sahiplerinden biri oluverirdi…

Kabil’in davranışlarından niyetinin kötü olduğunu anladı. Onun konuşmaları öfke yüklüydü. Kıskançlık histerisine tutulmuş kafasında oluşan kötü duyguların gereğini yerine getirecekti. Bağırdı çağırdı, onu hırpaladı. Tehdit etti…

Habil inanmışlığının yansımasını konuşmalarında gösterdi. Allah'ın yasakladığı bir işi yapmaktan uzak durdu:

“Andolsun ki sen öldürmek için bana el uzatsan bile, ben öldürmek için sana elimi kaldıracak değilim! Zira ben âlemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım.” (Maide, 5/28)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.