Açılan Yaralar Kapanır Mı?

Öyle bir kapanır ki... Ne o yaranın izi kalır ne de canımızı yakan acısı. Zamanla kapanmayacak yaralar bile kapanır gider. Zaman, her şeyin ilacıdır.. Açılan yaranın kabuk bağlamasını sağlayacak olan da zaman acıyı git gide azaltacak olan da zaman. Yani zamanla her şey yoluna girecektir. Fakat her şeyi zamana bırakacak kadar bir kudret var mı bizde? Yani zamana bırakabiliyor muyuz her şeyi?

Zamanla her şeyin çözüleceğine inanıyor muyuz? İnanmak isteriz yaraların kabuk bağlamasına. İnanmak isteriz acıların canımızı acıttığı kadar mutluluğu da yolun sonun da görmeyi de. Bedenimizin mutluluğu, sevinci yaşamasını da. Belki de umduğumuz her şeyi yaşayacağız. Zamanla acılar sayesinde daha kudretli bir insan da olacağız ve mutluluğun her anını bekleyip, yaşayan insan da. Belki uzun bir süre sonra göreceğiz, hissedeceğiz ve inanacağız. Çektiğimiz acılar canımızı yakmadığında, yaralar yavaş yavaş kabuk bağladığında anlayabileceğiz her şeyi. Yani tam olarak iyileştiğimiz de. Daha güçlü ve bir o kadar da kendine inanan bireyler olarak yolumuza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Fakat o yolda insanoğlunun iki yönüyle karşılaşmış biri olarak, emin adımlar atarak, doğru kararlar vererek diğer insanlara yaklaşacağız. Ve belki de diğer insanları hayatımıza alırken gereğinden fazla düşüneceğiz. Çünkü insanoğlu asla iyileşmeyecek yaralar da açar ve asla unutulmayacak güzel günleri de yaşatır. Yarayı açıp, acıyı yaşatan da insan ve güzel günleri gösterip, mutluluğu yaşatan da insan. Yani her ikisini yaşatan da insan. Ve bu insan ailemizden herhangi biri de olabilir. Babamız, annemiz, ağabeyimiz, kardeşimiz veya hayatımızda yer alan sevdiğimiz birisi de olabilir. Hangisinin açtığı yara zor iyileşir? Zaten sevdiklerimizin açtığı yaralar zor iyileşmez mi? Genelde sevdiklerimizin açtığı her bir yara zor bela iyileşir. Ya da en çok kimin açtığı yara canınımızı acıtır? Hangisine en çok değer verdiysek, zamanımızın birçoğunu kime feda ettiysek. İşte o zaman açılan yaralar hem çok canımızı acıtır hem de güvenimizi altüst eder. Aslında sıraladığım insanlar hayatımız da en değer verdiğimiz kişilerdir. İster istemez onların bizlere karşı yaptığı yanlışlar, hatalar sonucunda bizleri fazlasıyla incitebilir. Biz insanoğlu belki bir hatayla silebiliriz sevdiklerimizi ve bir güvensizlikle eskisi gibi de olmayabiliriz. Bir güler yüzle, bir tatlı sözle o insanı hayatımızın merkezine de koyabiliriz. Bizler de adalet böyledir işte insanın tavrına karşı. İnsanın tavrı, kişiliğini belli eder ve karakterini ortaya koyar. Ve bizler de o zaman kendimizce bir adalet sistemi oluştururuz. Yarayı açıp, acıyı yaşatan insana karşı. Artık ne yaralar açıldı senin bedenine ve ruhuna. Bedenindeki yara çocukluktan kaldıysa bil ki yaranın izi kalabilir. Fakat yaşadığın hayata alıştıktan sonra ve yetişkin bir birey olduktan sonra hayatına giren insanların senin ruhunda yer ettiği yaralar ise kısa zamanda belki yok olabilir. Muhtemelen ruhundaki yara zamanla kabuk bağlar ve iyileşmeye başlar. Zamanla hiçbir yaranın canını acıtmadığını hissettiğin an da ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksın. Çocukken düşüp de yaralanan çocuk değilsin artık. Sevdiklerinin bir dokunmasıyla ve yara bandı sarmasıyla geçecek yara da değil. Tam olarak hayatın planı senin bu acıyı yaşamandı. Yaşayarak zamanla yara bandını ve ilacını sen bulacaksın kendine.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.