Medine Kocakulak

Medine Kocakulak

Denemek üzerine düşünceler

Selamünaleyküm kıymetli kardeşlerim.

Hayatınızda hiç çalışmış çabalamış ama onun meyvesini yiyemeden vefat etmiş insanlara tanıklık ettiniz mi?

Mesela hayatı boyunca çalışıp onlarca işe girip para kazanmak isteyen , yada yıllarını okumaya adamış ,tam eğitim yıllarını tamamlamış atanamamış , yani bu uğraşlarının karşılığını alamayan insanlarla tanışma fırsatınız oldu mu ?
İllaki çevremizde bu tür olaylara tanıklık ediyoruz.
Buradaki mevzunun en önemli payı denemektir.
Çaba sarfetmektir .
Hz İbrahim (as) bundan asırlar önce Kâbe'yi inşa ederken biliyor muydu milyonlarca insanın bu yaptığı yeri ziyarete geleceklerini.
Asla ve kat'a bilmiyordu.
Üstelik o zaman Mekke bu halinde de değildi, düşünün çölün ortasına bir bina inşa ediyorsunuz .
Neden uğraştı o halde.
Ne nüfus çoğunluğu var idi ne de tam manası ile bir yerleşke .
Allah cc ona geleceği de göstermedi .
O halde neden?
Yada Nuh (as) denize dair bir fikri bile yokken o gemiyi neden elleriyle yaptı?
Üstelik kimse ona inanmazken.
Üstelik herkes onun aklıyla dalga geçerken.
Veyahut Hacer annemiz o tepelerin arasında sonucunu bilmeksizin neden koştu?
Üstelik suya dair hiçbir şey gözükmeksizin...
Zemzem çıkacağını bilmeksizin ...
Peygamberimiz (as) Mekke halkının hepsi ona düşmanken neden hâla dini tebliğ için çabalıyordu ki ?
Taife gittiğinde ayakkabılarının içi kan dolana kadar taşlanan ve bir üzüm bağına sığındığı halde neden Cebrailin çağrısına, ya içlerinden iman eden çıkarsa dedi ?
Hz Muhammed biliyor muydu asırlar sonra binlerce mümin olacağını?

Başından aşağıya pislik döken bir topluluğun içerisinde görevini yerine getirdi kıymetli Peygamberimiz .
Yani en zor zamanda sonucunu bilmeden çabaladı.
Hz İbrahim sonucunu bilmeden inşa etti Kâbe’yi.
Hz Nuh as sadece Allah'a inandı ve o gemiyi kendi elleriyle yaptı.
Hz Hacer annemiz zemzemin çıkacağını bilmeden koşturdu , Allah'a inandı sonucu bilmedi, denedi ve tevekkül etti .
Hz Muhammed herkes ona düşmanken sonucundan habersiz tebliğ etti ,yoruldu , denedi ve sonucunu Allah'a bıraktı .
Bizler ahirette sonuçlanan işlerimizden ziyade denediğimiz işlerimizden de mükâfat göreceğiz kardeşlerim .
Denemek . Sadece denemekle yükümlüyüz .
Niyetimiz o işi en güzel biçimde sonuçlandırmak ama bizler sonuçlanıp sonuçlanmayacağını bilmeden gayba iman ederek denemeliyiz .
Çünkü bu imanı kâmilleştirir, olgunlaştırır. Herkes sonucunu bildiği bir işe niyet eder ve başlar . Bu hayli kolaydır . Tıpkı Firavunun Allah'ın kudretini gördükten sonra iman etmesi gibi , yani son nefesinde, fakat onun imanı Allah katında yok sayıldı. Çünkü iman gaybadır. Değerli olan göremeden iman etmektir .
Mevzu sonucunun ne olacağını bilmeden tertemiz niyetlerle başlamaktır.
Allah rızası için başladığımız her faaliyetin meyvesini yiyeceğiz biiznillah .
Belki sonuç alamayacağız ama DENEYECEĞİZ .
Bu mükemmel bir umut .
Bu fevkalade bir dava şuuru .
Denedik, iman ettik ,tevekkül ettik .
Bizler insan olarak her işin sonucu asla göremeyiz .
Tıpkı yukarıda verdiğim örnekler gibi.
Fakat salih bir niyetle başlanmış her bir iş Allah katında tamamlanmıştır inşaAllah .

"Allah şöyle buyurmaktadır: "Kulum kötü bir amel yapmak isterse, onu yapmadıkça yazmayın! Yapınca, onu aleyhine bir günah olarak yazın! Eğer benim için terk ederse bunu onun lehine bir sevap yazın! Kulum iyi bir iş yapmayı arzu ederse, yapmasa bile ona bir sevap yazın. Eğer onu yaparsa, en az on misli olmak üzere yedi yüz misline kadar ona sevap yazın."


Deneyeceğiz kıymetli Müslümanlar.
O işin sonucunu göremesek bile .

Sonuçlanan bir işin altında ismimiz olmasa bile deneyeceğiz .
Çünkü bizim gayemiz ismimizi halka duyurmak değil niyetimizi HAKKA duyurmaktır .

Elhamdülillahi Rabbil Âlemin:)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.