İsmail Detseli
Gara Habar
Yıl 1919 Konya Gilissıra da (Kilistra)n ve civar köylerin erkeklerinin toplandığı Seferberlik ilanı
Heyyy ahali sevabına nail olmak isteyenn cenaze namazına buyursun.. Ölen kişi ilanı
Değerli okurlarım eskiden bizim küçüklüğümüzde 1950 70 li yıllara kadar köylerde köylüye haberler nasıl ulaştırılırdı. Benim doğum büyüdüğüm Kilistra (Gilissira) ve civarındaki köylerde gerek muhtar ihtiyar heyeti tarafından gerekse şahısların ihtiyacı olan bir haberi köyümüzde benim bildiğim üç kişi icra ederdi. Abdurrahman Özmen (Tat Apil) emmi. (Bizim oralarda Abdullah ve Abdurrahman isimleri kısaca Apil olarak kullanılırdı) Ve sürekli bu işi yıllarca devam ettiren Mehmet Kara (Tatış Mehmedi) ve ara sırada Ahmet Yörük (Yuvalak) Ahmedi emmiler idi.
Peki bu görev nasıl icra edilirdi, köy tabiri ile Apil emmi ve Ahmet emmiler bu görevi ara sıra yani esas görevli olan Mehmet emminin köyde olmadığı ve ya hasta olduğu zamanlar görevi hatır için yaparlarken esas köy ihtiyar heyeti tarafından senelik ücretle tutulmuş olan ve adına Köy Tellalı, ve Köy kahyası (keyha) çoğunlukla hatta vefatına kadar Mehmet kara Tatış Mehmedi yapmıştı, onun vefatı sonrası da damadı Mustafa korucu (Şerifenin Mustafa) uzun yıllar yani köyde ilan edilmek üzere hoparlörlü köyün belli kısımlarına kablo çekilerek merkezi sistemden ilan edilinceye kadar yaptı.
Ondan önce köyde her haneden bir havayı buğday (bir 18 lik teneke idi) köy heyet kararı görevi ile tutulan Kahya köy ihtiyar odasını temizler köyde yol temizleme, arkları açma ve ya köyde vefat edenlerin haberi, köyde imece ile yapılması gereken durumlarda bu görev ilanı ona verilirdi.
Nasıl icra ederdi kahya bu görevi, büyükçe bir hüyüğün etrafına kurulmuş olan köyümüz benim çocukluğumda çok büyük bir köy idi, 470 hane iki bini aşkın nüfusu on tane ayakkabı ilaç ve basma pazen Yağ ve her türlü köylünün ihtiyacını karşılayan bakkalları vardı. Çevre köylüler bile ihtiyaçlarını şehre gitmek yerine bizim köy bakkallarından temin edelerdi.
Köy içi gezilirken çok yerleri inişli çıkışlı olduğu için Muhtarlık tarafından belirlenmiş bazı evlerin toprak damlarına çıkan kahya Efendi köy halkına şöyle seslenirdi. Köyde vefat eden varsa heyyy ahali sevabına nail olmak isteyen cenaze namazına buyursun heyy. Veya arazimizin bir yerinde sulama arkları temizlenecekse hey ahali yarın Manastırın arığı çıkacak(temizleme) herkes gelsin. Ve ya dağ yolları temizlenecekse yarın dağ yolları temizlenecek herkes kazma kürek ve balyozu olan balyoz ile şu saatte Başpınar mevkiinde toplanacaktır. Gelenler yazılacak gelmeyenden 10 lira ceza alınacaktır (10 lira zor ödenecek bir ceza idi) heyyy.
Başlıkta gara habar (Haber) dedim ya, Tat Apil emmi damlara çıkınca hey ahali herkes beni iyi dinlesin işi olanlar işini bıraksın damdan inerken bana ne derdin Apil emmi demesin değnek ile döğerim haaa derdi rahmetli. Bu sözünü de şöyle izah ederdi, yahu heyy ahali dedim, ahırda mutfakta olanlar çıksın diye biraz da bekledim. Söyleceğimi söyledim tam damdan ineceğim bir Gadın çıkıyor ne derdin Apil emmi demez,mi. Domuz ölünün körü derdim niye iyi dinlemedin diye kızardı.
Apil emmi merhum hep böyle Acılı haberleri verirdi köylüler örneğin yangın haberi kışta yolda belde kalan yolcu ve malların haberi daha önceleri de seferi birlik haberini vermiş bizler onu duymadık onun için Apil emmi damalara çıkıp da heyy ahali deyince yaşı ileri olanlar adeta ürperir titrer ve yine Apil emmi çıktı Gara habar var herhalde derlerdi.
Çünkü onların kulaklarında kurtuluş savaşı için birazda acıklı sesi ile heyyyy Ahali 18 yaşından 50 yaşına gadar olan erkekler yarınnn. Çiftçi övendiresiyle (öküzleri çift sürmede idare ederken kullandığı ucu çivi uzun genelde iğde ağacından yapılmış değnek) Çoban değneği ile köyde ne kadar erkek ile köy meydanında toplanacak dövletimiz tarafından Seferi birlik ilan edildi heyyyy diye Çığırmış olan Apil emminin sesinden korkarlardı. Bunu bizzat anacığım rahmetli çok korkarak anlatırdı.
Burada Merhum Apil emmi ile olan bir anımı anlatıp yazımı noktalayacağım. Yıl 1971 Mart ayının 13 ü. O meşhur yetmiş bir tipisinin yaşandığı gün.
Bizimde içerisinde 20 kadar koyun ve keçilerimizin bulunduğu 300 kadar davar sürüsü Cafer Kunduracı emmi İle Daha Genç olan Mustafa Detseli nin çobanı olduğu malların köyümüze yaklaşıkm1.5 kilometre kadar mesafesi olan köy mezarlıklarının altı olan Poyraz tipisinin vurmasına çok müsait bir arazide sürü tipide kalmış neysek ki çobanlar güç bela mezarlıkların arasında bulunan sarnıca kadar gelerek orada sabahlayıp sağ kaldılar. O yıllarda köyümüzün en büyük Cuma camisinin minaresinde hoparlör sistemi var oradan sabah köylüye yardım için bildirim yapacağız caminin anahtarı evi yakın olan Apil emmide var hem de bu yardımı yapmak ona uygun olur diye evine vardık iki arkadaş durumu söyledik. Guzum bu köylü benim tellal çığırmadan çok ürperir anahtarı vereyim de siz köylüye yardım çağırısı yapıversin dedi. Biz olmaz Apil emmi sen yapıver dedik, amma ben bu karda oraya kadar gidemem diye itiraz edince sırtımıza aldık kuytu yerlerden camiye götürdük ilanı yaptı sağ olsun (Allahın rahmeti üzerine olsun) evine getirdik ve halkın dilinde Yine Apil emmi vardı hep gara habarları bu adam verir diye. Malları yardımlaşma ile evlere getirdik ama sürünün yarısı telef oldu ancak o zaman mahallemiz olan Kumrallı da Bacanağım Ahmet Ayhan’ın 300 den fazla davar sürüsü hiç kalmadan telef oldu. Köylümüzü olan Mustafa kapan komşu köy Botsa,da bir ağaya çoban durmuştu. O da o tipide dağda kalarak şehit olmuştu. Allah o felaketleri bir daha yaşatmasın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.