Dünya tarihinin en eski milletlerinden biriyiz biz. Kurulan devletin adi ne olursa olsun, hangi dönemde ve hangi coğrafya da kurulursa kurulsun Türk Milleti’nin çeşitli karakteristik özellikleri hem o devleti hem o dönemde yaşayan diğer devletleri etkilemiştir. Kısaca dünya tarihini belirlemiştir.

Nedir bizi biz yapan bu özellikler; öncelikle bağımsızlığımıza olan düşkünlüğümüz. Türk Milleti asla esaret altına giremez. Asla kendi vatanında başkasının güdümü altında yaşayamaz.

Diğer bir yönümüz de vatan toprağına ve ay yıldızlı bayrağa olan sevdamız...

“Konu vatan olunca gerisi teferruattır” der ve kadını, kızı, çocuğu genci ve yaşlısı atar kendini meydanlara. Bu hep böyle olmuştur. O nedenle büyük şair;

“Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” dizelerini koymuştur istiklal marşımıza…

"Tarih tekerrürden ibarettir" derler ya 15 Temmuz 2016 ‘ da bir tekrarı yaşadık. Bağımsızlığımıza göz diken bizi içimizden çökertmek isteyen hainlerin yaptığı ihanet kalkışmasında 251 şehit verdik. Ama dediğim gibi tarih bizi yanıltmadı ve bağımsızlığına düşkün Türk milleti kadın, erkek, genç, yaşlı döküldü meydanlara…

O gece hiç kimse kendi canini düşünmedi. Çünkü o gece can da namusta vatan olmuştu. Ve bir kez daha büyük şairi doğruladı yüce Türk Milleti.

“Asimin nesli diyordum ya… Nesilmiş gerçek işte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek.” Yüzlerce, binlerce kez yaptığımız gibi bir kez daha millet olarak dik durduk ama diklenmedik, kırıldık ama eğilmedik namerde…

Elbette durmak yok yola devam. Gayret, çalışma, azim çok önemlidir. Ama duanın da etkisini unutmamak gerek. Biz peygamber efendimizin hadisi şerifine nail olan bir milletiz.

“İstanbul’u alan komutan ne güzel komutan, o ordu ne güzel ordudur.”

Ben de yazımı şairin şu sözleriyle bitiriyorum. “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” âmin…