Değişen uluslararası sistemde Türkiye'nin konumu uluslararası sistemdeki pozisyon değişimlerini ABD, Avrupa ve Avrasya'da ki gelişmeler bağlamında ele almak mümkün. Bu çerçevede ABD, Rusya ve Çin bu değişimin baş aktörleri konumundayken Avrupa biraz daha geri planda kalıyor. Türkiye ise uluslararası camiada her geçen gün varlığını biraz daha hissettiriyor ve etkinliğini artırıyor.

Trump döneminde yalnızlaşan ABD, Biden döneminde ki hamileleri ile Avrupa'yı tekrar kendine bağlamayı başarmış gözüküyor. Bu süreçte NATO'nun etkinliği artacak mı? Yoksa azalacak mı? NATO'ya yeni bir karşı kutup gerekiyordu ve bunu da sağlamış gözüküyor.

Ankara'nın ulusal güvenliğini tehdit eden sorunlarla ilgili, Türkiye ile ABD arasında bir uzlaşma olmaması durumunda, küresel sistemde yaşanan pozisyon değişiminde Türkiye önemli bir parametre haline gelebilir. Daha açık bir ifadeyle Türkiye ABD 'den destek görmemeye devam ederse farklı aktörlerle birlikte hareket ederek yeni bir kader tayin edebilir.
Milliyetçiliğin yeniden güçlendiği zamanımızda jeopolitik ve jeoekonomik güç mücadeleleri ivme kazanırken küreselleşme zemin kaybediyor. Bu durum içi kapanma acı ve yabancı karşıtlığını güçlendiriyor. ABD artık açık ara dünyanın tek süper gücü değil. Çin, Amerika'yı her alanda zorluyor.

Uzun yıllar batıya endeksli bir dış politika çizgisini benimseyen Türkiye yüzünü Batıdan Doğuya çevirmeli mi? Çin ve Rusya ile ilişkilerinde Türkiye aleyhine gözüken dengeler nasıl değişir? Uluslararası güç dengelerinde Türkiye her iki dengeyi koruyarak politikasını güçlendiriyor. Ve bunu tüm dünya görüyor. Çin ile olan ilişkiler önümüzdeki dönemlerde daha belirleyici olacak gibi gözüküyor...