İnsan hayatı alışverişlerle doludur. Kimi zaman kazandığını sanıp feda edersin değerlerini kimi zaman da kaybettiğini düşünenlere rağmen en değerlini feda edersin. İşte bu yüzden insan kendi hayat mücadelesinin sonraki hamlelerini kendisi düşünmeli. Kiralık bir elbisenin bedeni ısıtmayacağını söyleyen bedevi herhalde bundan bahsediyordur. Yani kiralık akıl ile kendi temel taşlarınızı onaramazsınız.

Kazandığının yanılgısına nasıl düşer insan? İşte bu gibi insanlara af buyurun Sarı Öküz masalı bol bol okutulmalı. Masalda öküzlerden korkan aslanlar konu ediniyor. Aslanlar öküzlerden korkar mı demeyin. Hem masal hem de çoğul eki kullanıyoruz (öküzler diyoruz). Demek, malum hayvanlar birlik olabiliyormuş. Gelelim masalımıza; aslanlar öküz sürüsünün birliğini bertaraf etmek için plan yapmışlar ve plan gereği öküz sürüsüne gitmişler. Öküz sürüsü içindeki sarı öküzün onları tahrik ettiğinden öküzlere saldırma cüretkarlığını anlatırlar. Peki ne yapalım? Sarı öküzü verin siz de biz de rahat edelim demiş aslanlar. Gitti mi Sarı Öküz. Gitti. Aslan bunlar aç kaldıkça sarı öküze benzer nice bahaneyle avların kendilerine teslim edilmesini sağlamışlar. Ama hakkını yemeyelim bir benekli öküz sürekli uyarıyor. Yaptığımız doğru değil diye. Ama kim dinler ki. Nihayet sayım gelmiş olmalı ki öküzlerin sayısı çok az, bu sefer soruşuyorlar; Nerde hata yaptık, nerde kaybettik diye? Benekli de yapıştırmış cevabı; sarı öküzü verdiğimiz gün kaybettik. İş işten geçti tabi, beneklimiz de haklılığının mahcubiyetini yaşasın. İşte hayatın bir parçası bu şekilde hem selametin için feda edersin ancak aynı zamanda da yalnızlaşmak suretiyle kaybedersin.

Bir de feda ettiğin zamanlar vardır. Ancak başkaları kaybettiğini düşünür. Ona da satranç müsabakalarında görebileceğimiz muhteşem vezir fedalarını genel bir örnek verebiliriz. Ama her vezir fedası da kazanmak üzere yapılmayabilir. Öyle bir yerde yaparsın ki rakibin fedayı kabul etmek zorunda kalmalı. Zira veziri almaya giden taş kendi şahını açık bir av haline getirmiştir. Evet! görünüşte bir vezir kayıp ama tahtanın sonucunu veziri olan değil aklı olan belirlemiş oluyor.

Bütün bunlardan sonra dikkat etmemiz gereken bir sarı öküzümüzün olduğunu bilelim ve asla vermememiz gerektiğini idrak edelim. Benekli diye kulak ardı etmeyelim uyarılarını, sonra haklı çıkıyor beneklimiz. Bir de vezirimiz var, doğru yerde feda edersen kazanıyorsun. Nerde feda edeceğimizi bilelim yeter.

Hayat dediğin de bu işte, sarı öküz ile vezir arasındaki doğru seçimden ibaret. Aklınız her daim selim olsun.