Prefabrik evler depreme dayanıklı mı? Uzmanı açıkladı

Prefabrik evler depreme dayanıklı mı? Uzmanı açıkladı

İnşaat Mühendisi Ömer Faruk Sancaktar, prefabrik evlerin yalnızca geçici yapılar olmadığını belirterek, doğru mühendislik ve zemin uygulamalarıyla deprem karşısında güvenli, uzun ömürlü ve sürdürülebilir yapılar haline gelebileceğini söyledi.

İnşaat Mühendisi Ömer Faruk Sancaktar’la prefabrik evler üzerine konuştu. Sadece yazlık veya geçici yapılar mı, son zamanlarda prefabrik evlere ilgi nasıl, halk arasında depreme dayanıklılığı sıkça tartışılan prefabrik evlerin depreme dayanıklılığı ve teknik açıdan durumunu sorduk. Sancaktar, prefabrik evlerin ömrü, yalıtım ve konfor açısından yeterliliği, ruhsat ve yasal süreçlerin nasıl işlediği, çevre ve sürdürülebilirlik açısından prefabrik yapıları nasıl değerlendirdiği gibi görüşlerini aktardı, Türkiye’de deprem gerçeği düşünüldüğünde prefabrik evlerin çözüm olup olamayacağına ilişkin bilgilerini paylaştı.

prefabrik-evler-depreme-dayanikli-mi-2.jpg

ÖNCELİKLE SİZİ TANIYABİLİR MİYİZ?

Elbette. Ben Ömer Faruk Sancaktar, 2015 yılında Selçuk Üniversitesi’nden İnşaat Mühendisi olarak mezun oldum. Uzun süredir konut ve modüler çelik sektörünü yakından takip ediyorum ve prefabrik evler üzerine araştırmalar yapıyorum. Özellikle ekonomik ve hızlı konut çözümleriyle ilgileniyorum.

PREFABRİK EVLERİN TERCİH EDECEKLER İÇİN ÖNE ÇIKAN TEMEL NEDENLER NELER?

En önemli nedenler hız, maliyet avantajı ve esneklik. Geleneksel betonarme yapılara göre çok daha kısa sürede teslim ediliyorlar. Ayrıca bütçesi sınırlı olanlar için erişilebilir bir konut alternatifi sunuyorlar.

PREFABRİK EVLER SADECE YAZLIK VEYA GEÇİCİ YAPILAR MI?

Kesinlikle hayır. Artık dört mevsim kullanılabilen, yalıtımı güçlü, estetik açıdan modern prefabrik evler üretiliyor. Birçok aile bu evlerde sürekli yaşamayı tercih ediyor.

SON DÖNEMDE PREFABRİK EVLERE İLGİ NASIL? BİR İNŞAAT MÜHENDİSİ OLARAK BU İLGİYİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Prefabrik evlere olan ilgi bence oldukça doğal. Artan yapı maliyetleri, zaman kısıtları ve deprem gerçeği insanları daha rasyonel çözümlere yönlendiriyor. Prefabrik yapılar, mühendislik açısından doğru tasarlandığında hem güvenli hem de ekonomik alternatifler sunuyor.

HALK ARASINDA PREFABRİK EVLERİN DEPREME DAYANIKLILIĞI SIKÇA TARTIŞILIYOR. TEKNİK AÇIDAN DURUM NEDİR?

Prefabrik evler, hafif çelik ve modüler sistemlerle üretildiği için deprem anında betonarme yapılara kıyasla daha esnek davranır. Asıl önemli olan, projelendirme sürecinin yürürlükteki deprem yönetmeliğine uygun yapılması ve zemine doğru şekilde uygulanmasıdır. Doğru mühendislik hesabı yapılırsa prefabrik yapılar güvenlidir.

BU EVLERİN ÖMRÜ KONUSUNDA NE SÖYLEYEBİLİRSİNİZ?

Kullanılan malzeme kalitesi ve bakım, yapı ömrünü doğrudan etkiler. Günümüzde üretilen prefabrik evlerin ekonomik ömrü 40–60 yıl aralığındadır. Bu, pek çok betonarme yapı ile kıyaslanabilir bir süredir.

YALITIM VE KONFOR AÇISINDAN PREFABRİK EVLER YETERLİ Mİ?

Kesinlikle. Isı ve ses yalıtımı tamamen kullanılan malzemeye bağlıdır. Taş yünü, cam yünü gibi modern yalıtım malzemeleriyle dört mevsim konforlu yaşam sağlanabilir. Bu noktada proje aşamasında doğru detay çözümleri çok önemlidir.

PREFABRİK EV YAPTIRMAK İSTEYENLERE BİR MÜHENDİS OLARAK NE ÖNERİRSİNİZ?

Öncelikle zemin etüdünün mutlaka yapılmasını öneririm. Ayrıca projeyi hazırlayan ekibin içinde mutlaka inşaat mühendisi bulunmalı ve uygulama aşaması denetlenmelidir. Prefabrik ev “basit yapı” olarak görülmemeli; her yapı gibi ciddi mühendislik ister.

PREFABRİK EVLERİN MALİYETLERİ KONUSUNDA VATANDAŞLAR NE BEKLEMELİ?

Prefabrik evlerin maliyeti; metrekare, kullanılan malzeme, yalıtım seviyesi ve iç donanımlara göre değişir. Ancak genel olarak betonarme yapılara kıyasla yüzde 25–50 oranında daha ekonomik olabiliyor. Burada önemli olan sadece ilk maliyet değil, enerji verimliliği sayesinde uzun vadede sağlanan tasarruftur.

RUHSAT VE YASAL SÜREÇLER PREFABRİK EVLER İÇİN NASIL İŞLİYOR?

Bu konu çok yanlış biliniyor. Prefabrik evler de imar mevzuatına tabidir. Arsanın imar durumu uygunsa, mimari ve statik projeler hazırlanır ve belediyeden ruhsat alınır. “Ruhsatsız yapılabilir” algısı kesinlikle yanlıştır ve ileride ciddi sorunlara yol açabilir.

prefabrik-evler-depreme-dayanikli-mi-4.jpg

ÇEVRE VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK AÇISINDAN PREFABRİK YAPILARI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Prefabrik yapılar, şantiye süresini kısalttığı için çevreye daha az zarar verir. Malzeme israfı minimumdur ve üretim kontrollü fabrikalarda yapılır. Ayrıca enerji verimli sistemlerle desteklendiğinde oldukça çevreci yapılar ortaya çıkar.

TÜRKİYE’DE DEPREM GERÇEĞİ DÜŞÜNÜLDÜĞÜNDE PREFABRİK EVLER BİR ÇÖZÜM OLABİLİR Mİ?

Kesinlikle evet. Hafif yapı sistemleri, deprem yüklerini daha az aldığı için avantajlıdır. Ancak altını çizmek isterim: Prefabrik evin güvenliği, zemini ve mühendislik hesabı kadar iyidir. Zemin etüdü olmayan hiçbir yapı güvenli değildir.

ŞANTİYE TAKİBİ VE UYGULAMA KONTROLÜNDE DİKKAT ETTİĞİMİZ HUSUSLAR NELERDİR?

Prefabrik yapılarda “fabrikada üretim” algısı nedeniyle şantiye takibi bazen hafife alınıyor. Oysa bu büyük bir hatadır. Bir inşaat mühendisi olarak özellikle şu konuların takibini öneriyorum:

Zemin betonu ve ankraj detayları

Taşıyıcı sistem montaj toleransları

Bağlantı elemanlarının (cıvata, kaynak vb.) kontrolü

Yalıtım uygulamasının sürekliliği

Kaplama ve birleşim detayları

Şantiye süreci kısa olabilir ama kontrol edilmezse hatalar kalıcı olur. Prefabrik evlerde denetim, hızdan daha önemlidir.

PREFABRİK YAPILARDA İNOVASYONLARINIZ VAR MI? ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE BUNLARIN GERÇEKLEŞMESİ İLE İLGİLİ BİLGİ VERİR MİSİNİZ?

Tek Cümlelik bir vizyonla bunu açıklamak istiyorum. “Hasar gizli kalmamalı; yapı konuşmadan da anlatabilmeli.” “Prefabrik Evler Artık Depremi Hatırlayacak”

PREFABRİK EVLER GENELLİKLE HIZLI VE EKONOMİK YAPILAR OLARAK BİLİNİYOR. SİZ İSE ÇOK DAHA FARKLI BİR NOKTAYA DİKKAT ÇEKİYORSUNUZ. NEYİ KAÇIRIYORUZ?

Prefabrik evlere uzun yıllardır “hızlı konut” gözüyle bakıyoruz ama asıl potansiyeli görmüyoruz. Prefabrik yapılar, klasik betonarme yapılara kıyasla çok daha kontrol edilebilir sistemlerdir. Bu da onları inovasyon için ideal hale getiriyor. Ben prefabrik evleri artık pasif yapılar olarak değil, tepki veren mühendislik sistemleri olarak düşünmemiz gerektiğini savunuyorum.

prefabrik-evler-depreme-dayanikli-mi-1.jpg

“TEPKİ VEREN YAPILAR” DERKEN NEYİ KASTEDİYORSUNUZ?

Bugün binalar depremi yaşar ama hiçbir şey söylemez. Oysa prefabrik yapılarda, taşıyıcı sistemin sertliğini ayarlayabilen bağlantılar tasarlamak mümkün. Normal koşullarda rijit, deprem anında ise enerjiyi sönümleyen bir yapıyı düşünün. Buna ayarlanabilir yapı sertliği diyoruz. Yapı, depreme karşı sabit değil, akıllı davranıyor.

BU OLDUKÇA İDDİALI BİR YAKLAŞIM. PEKİ DEPREM SONRASI DURUM NASIL ANLAŞILACAK?

İşte burada ikinci önemli yenilik devreye giriyor: mühendislik hafızası. Prefabrik ev, yaşadığı tüm zorlanmaları kaydediyor. Kaç deprem gördü, hangi yönde ne kadar zorlandı, birleşimler ne kadar yıprandı… Yapının bir nevi “yaşam geçmişi” oluşuyor. Artık “gözle hasar yok” demek yerine, sayısal verilerle konuşabiliyoruz.

VATANDAŞ İÇİN BU BİLGİLER KARMAŞIK OLMAZ MI?

Tam tersine. Üçüncü yenilik bu noktada devreye giriyor: sessiz hasar görünürleştirme. Prefabrik evin kritik birleşim noktalarında, belirli bir zorlanma aşıldığında renk değiştiren mikro sistemler var. Elektronik değil, sensörsüz, yazılımsız. Deprem sonrası eve giren biri bile yapının hangi noktalarının zorlandığını gözle görebiliyor.

Yani yapı adeta kendi durumunu anlatıyor…

Aynen öyle. Yapı konuşmuyor ama anlatıyor. Bu, özellikle deprem sonrası belirsizliği ortadan kaldırıyor. Tahliye mi edilmeli, güçlendirme mi yeterli, yoksa güvenle kullanılabilir mi? Bu kararlar artık tahmine değil, yapının verdiği sinyallere dayanıyor.

BU SİSTEMLER NEDEN BUGÜNE KADAR HİÇ GÜNDEME GELMEDİ?

Çünkü betonarme yapılara bu tür sistemleri entegre etmek çok zor. Prefabrik yapılar ise fabrika üretimi, modüler ve tekrarlanabilir. Yani bu yenilikler betonarme için pahalı ve karmaşık olabilir ama prefabrik için oldukça mantıklı ve uygulanabilir.

TÜM BU YENİLİKLER PREFABRİK EV ALGISINI NASIL DEĞİŞTİRİR?

Prefabrik ev artık sadece hızlı yapılan bir ev olmaz. Depremi algılayan, kaydeden ve hasarını gösteren bir yapıya dönüşür. Hatta ileride her prefabrik evin bir “yapı karnesi” olacak. Nasıl araç alırken ekspertiz raporu bakıyorsak, ev alırken de “bu yapı kaç kez zorlandı” diye soracağız.

“Bu Bir Hayal Değil, 5-10 Yıl İçinde Mümkün”

BUNLARDAN AKILLARA ŞU SORU GELİYOR: “BUNLAR BUGÜN MÜ, YOKSA GELECEĞİN HAYALİ Mİ?”

Aslında bunların hiçbiri bilim kurgu değil. Kullanılan teknolojilerin çoğu savunma sanayiinde, otomotivde ve havacılıkta yıllardır var. Bizim yaptığımız şey, bunları ilk kez konut ölçeğine, özellikle prefabrik yapılara uyarlamak. Doğru bir yol haritasıyla bu sistemlerin 5-10 yıl içinde yaygınlaşması mümkün.

BU YOL HARİTASI NASIL OLMALI?

Önce küçük ölçekli pilot prefabrik evlerle başlanmalı. Ayarlanabilir bağlantılar, mühendislik hafızası ve hasar görünürleştirme sistemleri tek tek değil, bir bütün olarak test edilmeli. Prefabrik sistemlerin en büyük avantajı, aynı detayı defalarca üretip geliştirebilmemiz.

BU YENİLİKLERİN MALİYETİ VATANDAŞ İÇİN KORKUTUCU OLUR MU?

İlk örneklerde maliyet artışı olacaktır ama sanıldığı kadar değil. Prefabrik yapılarda seri üretim devreye girdiğinde bu tür sistemlerin toplam maliyete etkisi yüzde 6–8 seviyesinde kalabilir. Buna karşılık sağladığı güvenlik ve belirsizlik azalması düşünüldüğünde bu maliyet son derece makul.

prefabrik-evler-depreme-dayanikli-mi-7.jpg

PREFABRİK EVLER GENELLİKLE HIZLI VE EKONOMİK YAPILAR OLARAK BİLİNİYOR. SİZ İSE ÇOK DAHA FARKLI BİR VİZYON SUNUYORSUNUZ. NEDİR BU FARK?

Bugün prefabrik evler “hızlı yapılan konutlar” olarak görülüyor ama gerçek potansiyeli, onları akıllı, adaptif ve veri üreten yapılar haline getirmek. Prefabrik evler artık sadece barınak değil; depremi algılayan, yaşadığı yükleri kaydeden, hasarını gösteren ve kendi güvenliğini optimize eden bir sistem olabilir.

“DEPREMİ ALGILAYAN” DEDİĞİNİZ SİSTEMLERDEN BİRAZ BAHSEDER MİSİNİZ?

Tabii. Prefabrik evlerde üç radikal yenilik üzerinde çalışıyoruz: Ayarlanabilir Yapı Sertliği: Deprem veya rüzgâr gibi olağanüstü durumlarda, yapının taşıyıcı sistemi kendi sertliğini değiştirebilir. Enerjiyi sönümleyerek hasarı azaltır. Mühendislik Hafızası: Ev, yaşadığı tüm yükleri kaydeder. Kaç deprem gördü, hangi birleşimler ne kadar zorlandı. Sessiz Hasar Görünürleştirme: Kritik birleşim noktalarında yer alan özel malzemeler, belirli gerinim aşıldığında renk değiştirir. Böylece hem mühendis hem de ev sahibi, yapının hangi bölgelerinin zorlandığını anında görebilir.

PEKİ GELECEKTE BU YAPILAR DAHA DA MI GELİŞECEK?

Tabi ki. Üzerinde çalıştığımız ve önem verdiğimiz 2 hususu sizinle paylaşmak istiyorum. Yapay zekâ destekli yönetim sistemi: Ev, tüm sensörlerinden gelen verileri analiz ederek enerji tüketimini ve iç ortam konforu ve yapısal güvenliği optimize edecek. Enerji üreten ve depolayan duvarlar: Güneş panelli duvarlar hem enerji üretecek hem de sıcaklığı optimize edecek.

BU KADAR İLERİ TEKNOLOJİ PREFABRİK EVLERDE NE ZAMAN UYGULANABİLİR?

Bunların çoğu bugün teknolojik olarak mümkün ve maliyeti yönetilebilir. Önümüzdeki 5–10 yıl içinde, pilot projeler ve seri üretimle hayata geçirilebilir. Önemli olan vizyonu kavramak ve tasarımın her aşamasında teknolojiyi entegre etmek.

SON OLARAK GENÇ MÜHENDİSLERE BİR MESAJINIZ VAR MI?

Ezber çözümlerle yetinmesinler. Bizim işimiz sadece hesap yapmak değil, sorunu yeniden tanımlamak. Depremle yaşayan bir ülkede yapılar sessiz kalmamalı. Geleceğin mühendislerini, yapıya ses kazandıran mühendisler olacağı kanaatindeyim. HABER MERKEZİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.