Halk arasında kireçlenme olan bilinen Osteoartrirt özellikle yük taşıyan büyük eklemleri tutmaktadır. Ancak küçük eklemleri de tutmaktadır. Klinikte karşıma en çok kalça ve diz kireçlenmesi çıkmaktadır. Özellikle kilolu, 45 yaşından büyük kadınlarda gözükmektedir. Sabah 5 dakika tutukluk, ayakta durma ve yürüme ile ağrının artması, eklem şişliği ile kendini gösteren kireçlenme ilk semptomların ortaya çıkmasıyla müdahale edilmezse eklem yüzlerinin dejenerasyon ile daha kötü hale gelmektedir ve en sonunda diz protezi ameliyatı olmaktadır.

Klinikte Kellgran Lawrance sınıflandırması kullanılarak eklem aralığındaki daralmaya ve eklem yüzlerindeki bozulmalara göre tedavi seçenekleri değişmektedir. Özellikle ilk 3 evrede fizyoterapi teknikleri ve günlük yaşam modifikasyonları ile hastanın semptomlarında azalma ile hayat kalitesi ve fonksiyonelliği arttırılabilmektedir.

Hastanın kilo vermesi, dizine çok yük bindiren aktivitelerin erken dönemde kısıtlanarak, dize daha az yük bindiren aktivitelere yöneltilebilir. Özellikle su içi yapılan egzersizler, bisiklet gibi dize daha az yük bindiren aktiviteler veya yürüyüş yapılacak ise park gibi yumuşak zeminlerde yapılması önerilmektedir. Bireylerin ayakkabısının topuk kısmı yumşatılarak dize daha az yük bindirilmesi sağlanabilmektedir.

Bunun yanı sıra fizyoterapide özellikle quadriceps dediğimiz dizin ön yüzünde bulunan kasın kuvvetinin ve dayanıklılığını arttırılması ile müdahale edilebilmektedir. Quadriceps kuvvetlendirilmesi hastalığın evresine göre değişik şekillerde yapılabilmektedir.

Kireçlenme tedavi edilmezse ilerleyen kronik bir döngüye girer ve kişinin hayat kalitesini ve fonksiyonelliğini olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle dizinde ağrı hisseden riskli grup kısa zamanda hekim ve terapistine giderek muayane olduktan sonra kendisine en uygun tedavi yöntemi uygulanabilmektedir.

Sağlıklı günler dilerim..