Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 yıl aradan sonra geniş bir heyetle Irak'ı ziyaret etti. Ziyaret kapsamında öncelikle Bağdat'ı ziyaret eden Erdoğan, daha sonra Erbil'e geçti. Bu ziyaret, Ankara-Bağdat ilişkilerinin yeni bir seviyeye taşınması açısından tarihi bir öneme sahip olarak nitelendiriliyor. Bağdat ayağında, uzun süredir üzerinde çalışılan Kalkınma Yolu Projesi'nde imzalar atıldı. Bu proje kapsamında, Türkiye sınırına Bağdat'ı bağlayacak 1200 km'lik bir tren yolu inşa edilmesi planlanıyor. Ayrıca, tedarik zinciri ve ulaştırma alanlarında geniş kapsamlı bir işbirliği hedefleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bağdat'ta Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid ile bir araya geldi. İki liderin görüşmesinde, Türkiye ve Irak arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları, bölgesel ve küresel meseleler ile terörle mücadele konuları ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede Türkiye'nin PKK terör örgütüyle mücadele konusunda Irak'tan beklentilerini dile getirdi ve Irak'ın terörün her türlüsünden arındırılması gerektiğini vurguladı.
“CİDDİ VE SOMUT ADIMLAR ATILDIĞINI GÖRÜYORUZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 13 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği Irak ziyareti, Necmettin Erbakan Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Önder Kutlu değerlendirdi. Kutlu, ziyaretin önemine vurgu yaparak, "Irak, bölgenin ekonomik, enerji ve nüfus potansiyeli açısından önemli bir ülkesidir. Maalesef, 2003 yılında Amerika'nın işgali sonrasında istikrarsızlığa sürüklenmiştir. Ancak, Türkiye'nin tarihsel ve ekonomik bağlarının olduğu bir ülkedir. Irak, işgal sonrasında fiilen üçe bölünmüştür. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu ziyareti, ikili ilişkilerin yeniden düzenlenmesi ve toparlanması açısından kritik bir adımdır. Ziyaretin zamanlaması da oldukça önemlidir. Erdoğan'ın, Mayıs ayının başlarında Amerika'ya yapacağı ziyaret öncesinde gerçekleştirilmesi planlanmaktadır. Bölgede ciddi sorunlar yaşanmakta olup, bu ziyaret Türkiye'nin bölgesel ilişkilerini düzeltme fırsatı sunacaktır. Ayrıca, PKK terör örgütünün faaliyetlerinin kontrol altına alınmasına da olanak sağlayabilir. Irak'ın potansiyelinin değerlendirilmesi, sağlıklı bir demokratik sistem kurulması ve Türkiye'nin bu süreçte rol alması açısından ziyaret elzemdir. 13 yıl aradan sonra gerçekleştirilen bu ziyaret, somut adımların atıldığını göstermektedir. İkili ilişkilerin önümüzdeki dönemde yeni bir boyuta taşınacağına inanıyorum. Komşularımızla olan ilişkilerin sağlıklı bir zemine oturtulması için bu tür adımların atılması gerekmektedir" diye konuştu.
“TÜRKİYE, ENERJİDE CİDDİ KAZANIMLAR ELDE EDECEKTİR”
Türkiye’nin Irak’ın dışarıya açılmasında ve kalınmasında öncü edebileceğini ifade eden Prof. Dr. Önder Kutlu, "Bizim Irak'la daha önceden bir petrol boru hattımız var. Irak'ın dışarıya açılmasında Türkiye'nin çok ciddi rehberlik edebilir. Irak'ın altyapısını yenilemesi gerekiyor, buna Türkiye öncü ederek altyapıyı güçlendirebilir. Çünkü Türkiye'nin sadece Amerika ve Avrupa ile değil de bütün dünyayla çok ciddi ekonomi, kültürel ve siyasal bağları olan bir ülke. Türkiye, aslında bir dost el uzatmak süratiyle Irak'a bir çıkış kapısı bulma yönünde ciddi bir ülke. Türkiye, Irak'la el ele verdiği zaman Irak'ın enerji potansiyeli, nüfus potansiyeli dışarıya pozitif anlamda yansıtma adına önemli bir aşama olabilir. Bundan tabii ki Türkiye'nin olumlu yönde faydalanması söz konusu olacaktır. Irak'taki enerji potansiyeli Türkiye'nin yardımı ile Irak'a ciddi kapılar açacaktır. Bu söz konusu yardımla Türkiye'ye ciddi kapılar açılacaktır. Türkiye, Irak'ın kalkınmasında öncülük edebilir. Türkiye'de bu anlamda stratejik alan olan enerji konusunda da ciddi kazanımlar elde edecektir" ifadelerini kullandı.
“İŞBİRLİĞİ TÜRKİYE’NİN ELİ KOLAYLAŞACAKTIR”
Irak ile yapılacak işbirliğinde PKK operasyonlarında Türkiye’nin elinin kolaylaşacağını belirten Önder Kutlu, "Türkiye, zaman zaman Kuzey Irak'a operasyonlar düzenliyor. Bu ziyaret sonrası koordinasyon sağlanması durumunda ortak operasyonlar yapılabilir. Irak'ın verdiği izinle Türkiye, bölgede operasyonlar düzenleyebilir. Burada yapılacak işbirliği Türkiye'nin elini güçlendirecektir. Karşı taraf Türkiye'ye sağlık istihbarat verirse ve Irak tarafı olayın içerisinde yer almayı kabul ederse, Türkiye, haklı davasını uluslararası arenada daha sağlıklı bir şekilde ifade edebilir. Irak'ın otoritesini sarsmadan, Irak'ın bilgisi dahilinde terör örgütü ile yapılacak olan mücadele daha sağlıklı olur" şeklinde konuştu.
ABDULĞANİ ÇİFTÇİ