Geçtiğimiz son 5 yılda pandemi sürecinin de etkisiyle dünya üzerindeki çoğu devlet ekonomik olarak zor süreçlerden geçiyor. Neredeyse her şeyin fiyatı arttı ve enflasyon kontrol edilemez boyutlara ulaştı. Türkiye de bu süreçten etkilenen devletlerden birisi. Devlet olarak zor zamanlardan geçiyor olmamız bazı önlemler almamıza ve bu önlemlerle birlikte enflasyonu kontrol altına almaya çalışmamıza yol açtı. Bu önlemler giderlerin azaltılmasına-gelirlerin artırılmasına yönelik çalışmaları kapsıyor. Bahsi geçen önlemlerin hepsini sıralamak mümkün fakat bu yazının konusu olan bir maddeden bahsetmek istiyorum ki bu da kamuya personel alımlarının azaltılmasına yönelik olan adım. Bu adımla birlikte devlet memur alımlarını azaltarak giderleri azaltmayı amaçlıyor. Peki bu durum üniversitede meslek seçimini ve bireylerin kariyer basamaklarını nasıl etkiliyor?
Şimdilik 3 yıl ile sınırlandırılan kamuya personel alımının daraltılmasının tercümesi; KENDİNE BAŞKA BİR İŞ BUL…
Her yıl olduğu gibi bu yıl da üniversite sınavı sonuçları açıklandı ve tercihler sürüyor. Bu süreçte üniversite hayatına başlayacak gençler değişen konjonktürü görmeli ve ona göre meslek seçmeli. Sosyal medya mecralarında her yıl atanamayan öğretmenler konu olur fakat son yıllarda benim de gözüme çarpan şey şu ki herkes atama bekliyor. İnsanlar kpss sınavı sonuçlarına bel bağlamış ve tek hedefleri DEVLETE KAPAK ATMAK… maalesef ki bu durum gün gittikçe artıyor. Devlete kapak atmaya çalışmak düşüncesi değişmediği sürece maalesef mağduriyetler artarak devam edecek. Devletin bile memur istemediği bir yerde çare özel sektördedir.
Devlet mi Özel sektör mü kıyasında ben özel sektör kısmını destekliyorum. Sebebi ise çok açık kendini sürekli geliştirebilir, kendi sistemini kurabilir ve daha özgür olabilirsin. Devlet memuriyetinde aynı saatlerde aynı günlerde çalışmanın birey monotonlaştıracağını, kişisel gelişimine engel olacağını savunuyor ve günümüz insanlarının aylaklık seviyesini giderek artıracağını tahmin ediyorum. Günümüzde özel sektörde kendini geliştirmek, diğerlerinden öne çıkmak ve çok daha iyi koşullarda bir yaşam tarzı sürmek varken devlet memuru olup sabit maaşla bir hayat sürmek nedense akıllıca gelmiyor. Tabi ki herkes benimle aynı fikirde olmak zorunda değil bunun farkındayım ama artık görmezden gelemediğim şey şu; daha iyisini yapabilecek birisinin sırf bazı garantiler yüzünden bütün ümidini bir sınava (KPSS) bağlaması ve bu sınav sonucu istediği şeyin olmadığını gördüğünde de ruhsal ve fiziksel olarak ıstırap çekmesi…
Artık şunu öğrenmeliyiz ki kendisini geliştirmeyen, atılgan olmayan, insanların içinde başarısı ve karakteri ile sivrilemeyen kişilerin artık miladının dolduğu. Değişen dünya düzeni ile birlikte sabit işler yok olmaya mahkûm. Eğer siz de bu kişilerden olmak istemiyorsanız 21. Yy becerileri başlığıyla da bilinen özelliklerinizi geliştirmeniz ve daha zor, gelişime daha açık, daha riskli bir çalışma alanında yer edinmek zorundasınız.