Bir dönem Konya’daki devlet üniversitelerinde iş garantili bölümler açılmıştı.
Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde ‘Değirmencilik ‘bölümü vardı mesela...
Bildiğim kadarıyla da o bölüm rağbet olmadığı gerekçesiyle kapandı gitti.
Örneği çoğaltabiliriz...
Anlaşıldı ki sektörel bazda kalifiye eleman yetiştirmek için sadece bölüm açmak yetmiyor.
Gerçi tercih dönemi geçtiğimiz pazar günü sona erdi ama kalifiye eleman noktasında üniversiler her daim sorumluluk alabilmeliler.
Bakın geçtiğimiz günlerde Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Nihat Çelik Konya’daydı.
Konya İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Fettah Öztürk’ün de bulunduğu heyetle önemli görüşmeler gerçekleştirdi.
Ne alaka?
Bakın, Başkan Çelik’in ‘Türkiye’de şu anda 150 bin çobana ihtiyaç var’ cümlesini Konya’da kurması manidar değil mi?
Neden?
Konya küçükbaş yetiştiriciliğinde ilk sırada...
Daha doğrusu ilk sıradaydı.
Peki ne oldu?
Çoban bulmakta zorlanmak etkeni başta olmak üzere birçok sebepten dolayı alt sıralara geriledi.
Karapınar ilçesi en çok küçükbaş barındıran ilçe olma özelliğini de kaybetmek üzere...
Demem o ki...
Her alanda olduğu gibi tarım ve hayvancılık alanında da kalifiye eleman sıkıntısı yaşanıyor.
Fettah Öztürk Başkan yıllardır bunun altını çizerek açıklama yapıyor.
“Gelin bu işe hep beraber çözüm bulalım”
Yoksa...
Üretim bitecek!
Fettah Öztürk bunu avazı çıktığı kadar bağırarak söylüyor.
Lakin...
Kimse işine gelmediği için duymak istemiyor.
Bir realiteyi paylaşayım mı? Hatta korkunç gerçeği...
Tarım ve hayvancılık sektörünü Afgan mülteciler ele geçirmiş. Önceleri ucuza da çalıştırıldıkları için cazip gibi görünse de şimdilerde işin realitesi ortaya çıkmaya başladı.
Hem daha fazla maaş istiyorlar hem de ‘işine gelirse böyle ‘resti çekiyorlar.
Bu durum artık neredeyse ‘Milli Güvenlik’ sorunu haline de gelmeye başladı.
Türkler artık tarım ve hayvancılık gibi işlerde çalışmak istemiyor.
İnanın sanayi sektörü de böyle...
Peki ne oldu da bu hale geldik?
Elini taşın altına koyması gerekenler sorumluluk almıyor.
Kimler?
En başta üniversiteler...
Konya’da da devlet üniversitelerinde durum aynı...
Rektörler makamlarında oturup kadro paylaştırmakla uğraşırken elin adamı sektörü ele geçirmiş.
Haberimiz yok!
Bakın, ‘Milli Güvenlik sorunu’ diyorum!
Sadece tarım hayvancılıkta değil, sanayi alanında da böyle...
Konya’da Suriyeliler olmasa sanayi çöker!
Vallahi öyle...
Rektörler Yeşilçam’a artist yetiştirme isteği yerine ilgili sektörlere adam yetiştirmeli!
Buna kafa yormalılar.
Kimse kusura bakmasın ama durum böyle...
Konya Teknik Üniversitesi Rektörü Osman Nuri Çelik kaç firmayla temas kurmuş?
Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Cem Zorlu kaç sanayici ile görüşmüş?
Selçuk Üniversitesi Rektörü Hüseyin Yılmaz görevi yeni devraldı ama bun konularla ilgili bir çalışması, projesi var mı?
Konya Valisi Vahdettin Özkan bu konularda bilgi istiyor mu?
Bütün bu sorular Konya için önemli sorular.
Cevap bulursa stratejik hamleler de gelecektir diye düşünüyorum.
Bu arada, Vali Vahdettin Özkan’ın şehirle ilgili birçok alanda hassasiyeti olduğunu biliyorum. Umarım bu konularda da görevlendirmeler yapıyordur.
Rektör hocalarım da ilgili bölümlerin altyapısı ya da daha öncesi konusunda hassasiyet oluşturabilmelilr.
Birazcık kendi dünyalarından çıkıp şehirle ilgilenebilmeliler.
Yoksa...
Ne mi olur?
Rusya-Ukrayna Savaşı bizim için bir örnek değil mi?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘Tahıl Koridoru’ çalışmasını yapmasaydı bugün birçok ülkede açlıktan ölen insanların haberini okuyor olacaktık.
O yüzden...
Üretim...
Kalifiye eleman...
Ve...
İstihdam...
Madem eğitimle oluyor.
En büyük sorumluluk üniversitelerin.
O zaman...
Hadi sorumluluk alın!