YKS’ye birkaç gün kala anne-babalara tavsiyeler gelmeye devam ediyor.
Aman uykusunu alsın!
Yok sınavdan önce iyi dinlensin!
Ha bir de öğrencilere tavsiyelerin ardı arkası kesilmiyor.
“Sınav sabahı uyanma saatine yakın bir saatte uyanma alışkanlığı edinin. Son hafta boyunca benzer bir uyku-uyanma saati tutturmaya çalışın.”
“Günde 7–8 saat uyku hedefleyin; geç yatma ve sabah geç uyanma döngüsünden kaçının.”
“Dengeli, hafif sindirimi kolay öğünler (protein-karbonhidrat dengesi). Aşırı yağlı/şekerli besinleri sınırlayın.”
Tamam…
Elbette ki gençlerin bir hedefi var ve yolları açık olsun.
Emeklerinin karşılığını almak için çabalayacaklar…
Da…
Güzel kardeşim, realiteleri de görmezden gelmemek lazım.
Herkes çok iyi kazanacağı bir alan istiyor lakin bunun için çaba sarf etmiyor.
Sadece kolay para kazanmanın derdindeler.
Realiteleri konuşalım mı?
Hadi veri ve istatistiklerle cevap verelim.
Devletin kurumu olan İŞKUR zaman zaman açıklamalar yapıyor ve Türkiye'deki ara elaman sıkıntısını her seferinde gündeme getiriyor.
Herkesin üniversite mezunu ve beyaz yakalı olmak için çabaladığını devletin kurumu söylüyor.
Ya da kurumları…
Ya da uzmanlar…
Kimse, mobilya ustası, kaynakçılık, konfeksiyon gibi işlerde çalışmak istemeyince üretim düşüyor. Sektör temsilcileri de bu yüzden çok dertli…
Hadi bir de yine devletin kurumunun yaptığı araştırma sonucunu paylaşalım.
Türkiye İş Kurumu'nun yaptığı araştırmada, en çok aranan meslekler belirlendi.
Bu meslekler arasında, konfeksiyon işçisi, makineci (dikiş), lojistik elemanı, temizlik görevlisi, satış danışmanı/uzmanı, ayakkabı imalatçısı, garson, inşaat işçisi, ahşap mobilya imalatçısı, kaynakçı bulunuyor.
"Birçok sektörde teknik eleman da bulunamıyor. Bu eksikliği sadece seramikçi, fayansçı, alçıcı olarak düşünmeyin. En basit kaba inşaatta başlayan, demir veya kalıp ustası bulunamıyor. Kalifiye eleman kesinlikle yok"
Çoğu genç masa başı iş yapmak istiyor. Kimse ara mesleklerde çalışmak istemiyor. Ancak ara elemanlar günümüzde 50 bin TL'ye yakın maaş alıyor"
Bu mesleklerin çoğu için de üniversiteye bile gerek yok!
Araştırma Türkiye'de yaşanan ara elaman sıkıntısını bir kez daha gözler önüne sererken, yeni bir tartışma başlattı.
Özellikle Z kuşağının hayalleri arasında yer almayan mesleklere istihdamın nasıl olacağı merak edilirken, artan üniversite sayısının bir yandan da genç işsizliğe neden olduğu da aşikar.
Peki ne yapmalı?
Bunun için de ülkemizdeki sektörlerin istihdamda ihtiyaçlarının belirlenmesi; ihtiyaç fazlası öğrenci taleplerinin, bölümlerde veya programlarda kontenjan sınırlandırmasıyla başka alan ve bölümlere yönlendirilmesinin sağlanması gerekiyor.
Misal…
Bundan yıllar önce Konya’nın öğrenci potansiyelini barındıran Selçuk Üniversitesi’nin bölünmesi tartışmalara neden olmuştu!
Özellikle sanayinin teknolojik imkânlarına rağmen kalifiye eleman yetiştirme konusunda atılan adım sonucu Konya Teknik Üniversitesi ortaya çıkmıştı.
Belki ilk anda Selçuk Üniversitesi’nin bölünmesine tepki olarak eleştiriler geldi ama Konya’nın ihtiyacını karşılaması adına doğru bir adım olduğu zamanla anlaşıldı.
Sonra…
Aradan geçen zamanda Konya Teknik Üniversitesi’nin içi boş bir üniversite olduğu anlaşıldı.
Yeni bir üniversite olsun yeter!
‘İhtiyaçtan bana ne?’ anlayışının hakim olduğu da günyüzüne çıktı.
Bomboş bir üniversite ama devasa bir kampüs hazırlığı yapan…
Aksini iddia eden var mı?
Buyursun tartışalım.
Önceki gün AK Parti Konya Milletvekili Latif Selvi, KTÜN Rektörü Osman Nuri Çelik’i ziyaret etmiş.
Merak ettim, ne konuştu acaba?
Latif Selvi ‘Konya sanayisine kaç tane eleman yetiştirdiniz?’ sorusunu sormuş mudur?
Sanmam!
Ya da kaç mezunu meslek sahibi yaptınız?
‘Konya’nın ara eleman sıkıntısını çözebilecek miyiz?’
‘Sanayici ile irtibatlı işe başlattığınız kaç öğrenci var?’
Bu sorular o görüşmede cevap bulmuş mudur?
Yine emin değilim…
Öyle olsaydı Konya Sanayi Odası Başkanı kendi firmasında Suriyeli çalıştırır mıydı?
A…
Öyle miymiş?
Neyse…
Ne konuşulduğunu ben anlatayım mı?
Konya Teknik Üniversitesi’nin kampüsünün yeri değişti ya…
Bürokratik engeller varsa onları Vekil Latif Selvi ‘çözeriz’ sözü vermiştir.
Çünkü…
O üniversite için gençler değil kampüs önemli!
Aman kampüs büyük olsun, görkemli olsun yeter.
Sonra…
Sonrası önemli değil.
Diploma veriyor ya!
Yetmez mi?
Demem o ki; YKS’ye girecek gençlere biraz da şehir ve ülke bilinci aşılamayı deneyelim.
Fiziki tavsiyeler önemli ama…
Ortadoğu’daki gelişmeleri iyi okuyabilirsek, şehir ve ülkeye faydalı olabilmek daha önemli.