Kara gözlüm dudu dillim!
Yine başı dumanlı dağ gibiyim
Merhametinle sar beni
Sevginle kuşat...
Evinin önünden geçerken çağır beni yanına
Çocukluğumda olduğu gibi
Ellerimi avuçlarının içine al
Kışın ayazında moraran ayaklarımı sar
Bakışlarınla yüreğimi ısıt yeniden Ak yazmalım...!
Bilir misin yalnızlığın doruğunda gezinirim
Ha düştüm ha düşecem
Tut elimden duan gelsin ötelerden Dudu dillim...
Hadi mavi pencereni aç yine sonuna kadar
Kuzun değişini iki şehir öteden hissedeyim
Çatma kaşlarını hemen
Kocaman kadın oldun deme!
Ben hâlâ çocuğum
Yuvarlak dünyada hiç büyüyemeyen Ak yazmalım...
Güvercin olup uçtuğun günden beri sonsuza...
Mavi penceren hep kapalı
Kapının önünden geçerken, Firkatın acısını hissederim en derinden
Özlerim sonra senle dolu günleri
Soğuk kış gecelerinde anlattığın masalları
Düşüme yine düştü eski günler
Şefkatinin yamaçlarında gezinirken
Bulutlara değer başım
Geçmişten koşar gelir çocukluğum
Bebek kadar masum Kartal kadar dik başım Ak yazmalım...
Hisseder misin bilmem
Bu gece uyumadım hiç dualar okudum sana
İki dünya öteden gülsün diye Bir mucize işte Bayram sabahları öksüz koymasın diye