Türkiye’nin yerli otomobili Togg 29 Ekim günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen törenle banttan indirildi.
Banttan indirilmesine indirildi ama Togg bir tarafı ile Türkiye’nin yarım kalmış bir hikayenin devamıdır...
Tam tamına 61 yıldır yarım kalmış bir hikayenin devamı...
61 yıl önce yine bir 29 Ekim günü tanıtılan “Devrim’in” hikayesi...
Peki adını ara ara duyduğumuz, vatansever mühendislerimiz tarafından zor şartlar altında üretilen bu Devrim arabalarının hüzünle biten hikayesini kaçımız biliyoruz?
Türkiye’nin yerli otomobil macerası dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in 15 Mayıs 1961 yılında Otomotiv Endüstri Kongresi’nde yaptığı konuşma ile başladı...
Gürsel yaptığı konuşmada her modern ülke gibi bizimde kendi otomobilimizi üretmemiz gerektiğini ifade etti...
Kongre sonrası Gürsel farklı şirketlerde çalışan yaklaşık 20 mühendise tamamen Türkiye’ üretilmiş bir otomobil üretilmesini emretti...
Mühendis ekibine başkanlık eden TCDD Genel Müdür Yardımcısı Yüksek Mühendis Emin Bozoğlu ekibinin otomobil üretim görevinin 29 Ekim 1961’e kadar yani 130 günde bitirilmesi için TCDD’ye verildiğini bildirdi...
Çalışmalar için en uygun yer olarak da Eskişehir Demiryolu Fabrikaları olduğuna karar verildi...
Projede yer alan mühendisler bu göreve seve seve hazır olduklarını söyleseler de bu kadar kısa süre sonuç alınamayacağı düşüncesindeydi...
Her şeye rağmen çalışmalar hızlı bir şekilde başladı...
İlk toplantıda motor-şanzıman, karoseri, süspansiyon-fren, elektrik donanımı, döküm işleri, satın alma işleri ve maliyet hesapları gibi çalışma grupları belirlendi...
4 zamanlı 4 silindirli orta düzey bir motorda karar kılındı..
Motorun gövde başlığı Sivas Demiryolu fabrikasında dökülerek, Ankara Demiryolu fabrikasında işlenerek monte edildi...
Şanzımanlar aynı şekilde Ankara Fabrikasında tamamen yerli olarak üretildi...
Yapılan yoğun çalışmalar sonucu Ekim ortasında Devrim arabalarının ilki test sürüşüne hazır hale getirildi...
Ve başarıyla testleri geçti...
Tamamlanan otomobiller Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için Ankara’ya gönderildi...
Trene yüklenen otomobiller lokomotifin bacasından çıkacak kıvılcımların oluşturabileceği güvenlik tehdidi nedeniyle arabalara sadece manevra yapabilecek kadar benzin kondu...
Kutlamalar sırasında Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel benzin ikmali yapılmadan önce arabaya bindi...
Fakat araba yüz metre gittikten sonra durdu...
Arabadan inen Gürsel tarihimize geçecek o ünlü sözünü söyledi: "Garp kafasıyla araba yaptık, şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk."
Daha sonra Gürsel diğer krem renkli arabaya bindi ve onunla Anıtkabir’e gitti...
Ertesi gün gazeteler "Devrim 100 metre gitti ve durdu." şeklinde manşetler atmıştı...
Bu olay uzun yıllar alay konusu oldu ve yıllardır Türklerin hiç bir şey yapamayacağı algısı oluştu...
Devrim arabaları hiçbir zaman seri üretime geçemedi...