Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlenen Olimpiyat Oyunları'nda LGBT propagandası infiale yol açtı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) ise DEM Parti ve AK Partili vekiller arasında LGBT tartışması çıktı.
Paris Olimpiyat Oyunları'nda LGBT propagandası büyük tepki çekti. Olimpiyat Komitesi'nin eşcinsel bireyleri geçit törenine yerleştirmesi ve Olimpiyat meşalesini "Drag quee"' olarak tanımlanan bireylere taşıtması sosyal medyada geniş çaplı eleştiriye neden oldu. Ayrıca Avrupa basınında ünlü ressam Leonardo da Vinci'nin "İsa'nın Son Akşam Yemeği" isimli tablosunun LGBT bireyleri üzerinden canlandırılması da kabul edilemez ve saygısızca olarak nitelendirildi.
DEM Partili Sevilay Çelenk, TBMM'de yaptığı konuşmada Paris Olimpiyatları açılışına tepki gösterenleri eleştirdi ve LGBT hareketini savundu.
"ZEKİ MÜREN, BÜLENT ERSOY DA BU KIYAFETLERLE KARŞIMIZA ÇIKTI"
Çelenk, yaptığı skandal konuşmada, "Yetişmemiş ergen zihinler üç dakikalık bir konuşmada en az 5 kez 'sapkın' kelimesini kullanıyor. Gerçekten bugün saydım, üç dakikada 5 kez 'sapkın' diyor. Hem de niye? Saatlerce sürmüş Olimpiyat Açılış Töreni'nden toplasanız belki on dakikayı bulmayacak enstantaneler seçerek -ki bunların hepsi performanstır. 1960'ların, 1970'lerin Türkiye'sinde Bülent Ersoy, Zeki Müren buradaki kıyafetlerden daha frapan kıyafetlerle karşımıza çıkmıştır- bu enstantaneler seçiliyor ve Paris'te Fransızların muazzam entelektüel birikimini, felsefi birikimini, sanatsal birikimini saatler boyunca çok çeşitli başka performanslarla açığa vuran bir olimpiyat açılış seremonisi bununla mahkûm ediliyor." dedi.
DEM Partili Çelenk, "Orada Marie Antoinette gibi tarihsel figürlerin ya da dinsel figürlerin performanslar içinde dönüştürülmesini muhafazakâr Hristiyanlar da eleştirdi fakat LGBT toplumunu sapkın olarak göstermek nedir? Fransa'da 2015'ten bu yana en az 10 -sözüm ona İslam adına, din adına- korkunç saldırı oldu. Dünyanın bütün sporcuları oradayken, dünya orada toplanmışken böyle, bu tür mesajlar vermenin anlamı nedir? Acaba bunları hiç düşünüyor muyuz?" ifadelerini kullandı.
"LBGT TOPLUMU KİMSENİN ÇOCUKLARINI TACİZ ETMİYOR"
Çelenk, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Orada LGBT'lilerle ilgili bu ifadeleri kullananlar yanı başımızda IŞİD Ezidi, Kürt kadınları katlederken, çocuk yaştaki kızlara bir günde 100 kişi tecavüz ederken bir kere buraya bunları örnek olarak getirip 'sapkın' ifadelerini kullanmadılar. Orada başörtülü sporcuya izin verilmemesi meselesi gündemimize geliyor iki gündür; evet, gerçekten bu da problemli. Fransa yabancı ülke vatandaşı olan sporculara bu izni verirken kendi eşitlikle ilişkili anlayışı çerçevesinde kendi atletine bu izni vermedi; gerçekten de bu kınanması gereken bir şey ama yine yanı başımızda Jina Mahsa Amini örneğinde ve ondan sonra, saçının teli göründüğü için katledilen bunca kadın varken, katil bir erkek aklı kadınları saçları görünüyor diye sürekli ölüme mahkûm ederken başörtüsü zulmünün bu yönüyle hiçbir mücadele etmeksizin bu konuları bu şekilde gündemleştirdiğinizde ne kadar adil oluyorsunuz, bütün bunları da gerçekten düşünmek gerekiyor. LGBT toplumuna gelince... Onlar kimsenin çocuklarını taciz etmiyor, kimseye zarar vermiyor..."
"LGBT SAVUNMA ENTELEKTÜELLİK DEĞİL"
DEM Partili Çelenk'in LGBT'yi savunduğu konuşmasına AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, "Allah, Allah!" diyerek tepki gösterdi. DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu ise araya girerek "Entelektüellik seviyeniz berbat, entelektüellik seviyeniz!" diyerek LGBT'lileri sapkın olarak göstermeyi entelektüel seviye düşüklüğü olarak gördüğünü söyledi. Usta ise "LGBT savunmak entelektüellik değil." diyerek Konukçu'ya tepki gösterdi.
AJANSLAR